Kendimi meşgul etmek ve onun artık bitiremeyeceği işleri bitirmek için kolları sıvadım: eski evimizin restorasyonu. | TED | ولأبقي نفسي مشتتاً، عملت بجد فقررت إنهاء ما لن يستطيع إكماله الآن، ترميم منزلنا القديم |
eski evimizin çatısında yıldızlara bakarken ne kadar mutlu olduğumu hatırlıyorum. | Open Subtitles | أذكر أننى كنت سعيداً جداً على سقف منزلنا القديم... َ ـ... |
Sık sık, eski evimizin şimdiki durumunu merak etmişimdir. | Open Subtitles | و لقد تسائلت دوماً ماذا سيكون شكل منزلنا القديم اليوم؟ |
Sana bir sır vereceğim, bazen arabayla eski evimizin önünden geçer, bakarım ve eski hayatımızı hatırlarım, ve bu çok acı bir şeydir. | Open Subtitles | سأخبرك بسر أحيانا أقود السيارة وأذهب إلى بيتنا القديم فقط لأنظر إليه , وأتذكر حياتنا الفائته وهذا مؤلم جدا |
eski evimizin bir mil ötesinde, dut bahçesi vardı... ve Larkin ağaçların arasında saatlerce kaybolurdu. | Open Subtitles | على بعد ربع ميل من بيتنا القديم كانت هناك بستان من أشجار التوت ولاركن كانت تختبأ هناك لساعات |
Tamam, um... bu fotoğraf eski evimizin önünde çekilmişti, değil mi? | Open Subtitles | .حسناً,أمم. هذه الصورة أخذت من أمام منزلنا القديم , صحيح؟ |
Biliyor musun, eski evimizin koridorlarında gezinip durduğunu duydum. | Open Subtitles | تعرفين ، انا سمعت بخصوص تجولك في قاعات منزلنا القديم |
Cambridge'deki eski evimizin duvarında gizli. | Open Subtitles | مخفياً في حائط في منزلنا القديم في (كامبريدج). |
Taşındıktan bir süre sonra eski evimizin oraya kaçtım. | Open Subtitles | بعد فترة من انتقالنا كنتُ أهرب إلى بيتنا القديم |