Beni etkisiz hale getirmek tek çözüm. | Open Subtitles | تعطيل عملي هو الحلّ الوحيد القابل للتطبيق. |
Modülü onu görebilmen için gizlice etkisiz hale getirmek istedim. | Open Subtitles | أنا فقط قصد تعطيل وحدة الخلسة لذا أنت يمكن أن تراه. |
Dr Lee güç kaynağını etkisiz hale getirmek üzerinde çalışıyor, ancak cihazın doğrudan zihinlerine bağlı olduğu göz önüne alındığında, bu noktada çok dikkatli olarak ilerlememizi öneririm. | Open Subtitles | يعمل الدكتور (لي) على تعطيل مصدر الطاقة.. ولكن لأن الجهاز مرتبط بعقليهما.. {\pos(192,235)} |
Chuck, meyve suyuyla bir nükleer bombayı etkisiz hale getirmek üzeresin. | Open Subtitles | هل أنت على وشك نزع فتيل قنبله نوويه بإستخدام علبه عصير ؟ |
Ama öncelikle, sigaranın dumanını etkisiz hale getirmek için önlemler almalıyım. | Open Subtitles | سأذهب ولكن أولًا.. احتياطات.. لتحييد أي دخان ملوث |
Yeterince küçülebilseydik, etkisiz hale getirmek için, içeri birini gönderebilirdik. | Open Subtitles | يمكن أن نرسل رجل الى الداخل لتعطيلها اذا لم نكن بهذا الطول |
"etkisiz hale getirmek" ya da "sıfırlamak" daha iyi bir çeviri. | Open Subtitles | الترجمة الأصح هي الإبطال أو الإلغاء |
Aygıtı etkisiz hale getirmek üzereyim. | Open Subtitles | أنا على وشك تعطيل الجهاز. |
Aygıtı etkisiz hale getirmek üzereyim. | Open Subtitles | اقتربت من تعطيل القنبلة |
"Bombayı etkisiz hale getirmek." | Open Subtitles | "تعطيل قنبلتك". |
Hayır, Sarah, sana ve babana hızı 160'ın altına düşürmeden veya rotayı değiştirmeden bombayı etkisiz hale getirmek için ihtiyacım var. | Open Subtitles | لا يا (سارة) ، أنا أحتاجك أنت و والدك لتحديد كيفية نزع فتيل قنبلة دون أن تقل سرعته عن 100 ميل / ساعة |
Yapılan testler sırasında ışık spektrumunun üzerinde yoğunlaşarak suçluların saldırgan davranışlarını etkisiz hale getirmek üzerine yoğunlaştık. | Open Subtitles | ، في الجولة الحالية من الإختبارات نحن نركزعلى إستخدام الطيف الضوئي لتحييد السلوك العدائي للمجرمين ما مدى تقدم النتائج ؟ |
Evet, Snart'ı etkisiz hale getirmek için bazı yollar buluruz kesinlikle. | Open Subtitles | نعم، نحن يمكن أن تأتي بالتأكيد الى سبل لتحييد Snart. |
Bizi gerçek bombadan uzaklaştırmak için ama bu onu uzaktan etkisiz hale getirmek için bir anahtar. | Open Subtitles | انها كانت فخ لابعادنا عن القنبلة الحقيقية ولكن زر الايقاف هذا يستخدم لتعطيلها عن بعد |
Bizi gerçek bombadan uzaklaştırmak için ama bu onu uzaktan etkisiz hale getirmek için bir anahtar. | Open Subtitles | انها كانت فخ لابعادنا عن القنبلة الحقيقية ولكن زر الايقاف هذا يستخدم لتعطيلها عن بعد |
etkisiz hale getirmek seçek değil miydi? | Open Subtitles | الإبطال لم يكن خياراَ ؟ |