Bu hayali mahvetmene ve yarışmanın değerleriyle alay etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن أدعك تدهس ذلك الحلم، وتستهزئ بكل ما تعنيه تلك المسابقة. |
Hayatını harap etmene izin vermeyeceğim! Ne söylediğinden haberin var mı? | Open Subtitles | أنا لن أدعك تفسد حياتك هل أنت واعي لما تقوله؟ |
Cole'un yapması gereken ciddi işleri var. Onu rahatsız etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | كول لديه بعض العمل الجدي ليفعله وأنا لن أدعك أن تشوشيه |
Onu, her zaman yaptığın gibi bu saçmalıklara dahil etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن ادعك تحشرها من خلال عرض السيرك التافه الذي دائما انت تقوم به القيام بعرض لكل شيئ حولك |
Sponsorun olarak, kendini tekrar etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | كوني راعيك الرسمي لن ادعك تتراجع |
Buradaki işim bitmek üzere, müdahale etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | عملي هنا أنتهى تقريباً و لَنْ أَتْركَك تَتدخّلُ |
Kripton'a yaptığın gibi bu gezegeni de yok etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | انا لن أدعك تدمر هذا الكوكب كما فعلت بكوكب كريبتون |
Ama güzel karımı hayalindeki evden mahrum etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لكن لن أدعك تحرم زوجتي الجميلة ..من حلمها بالبيت فقط لأني |
Onu dünyanın en iyi doktorlarına göstereceğim, fakat senin onu tedavi etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | سأجلب لها أفضل الأطباء في العالم ولكن لن أدعك تعالجها |
Bana yaptığı onca güzel şeyi heba etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن أدعك تمحو كل الأشياء الطيبة التي فَعَلَـتها |
Bak, bayancık, kaçak yolcuları bağlamam, ve de tayfalarımı meşgul etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | انظرى، ابنتى، أنا لست مثل حشو القطن وأنا لن أدعك تعرقل رحلتى. يمكن أن تأخذ هذه الرحلة البحرية تحت... |
Bir daha aptallık etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن أدعك تتصرفين بغباء حول ذلك. |
Kripton'a yaptığın gibi Dünya'yı da yok etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | ...لن أدعك تدمر الأرض كما دمرت كريبتيون... |
Uluorta çıkıp, Bree Hodge'ın bir sürtük olduğunu ilan etmene izin vermeyeceğim! | Open Subtitles | -لا يهمني ما فعلته لك لن أدعك تذكر علناً |
Veda etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | حسنا, وأنا لن أدعك تقومى بتوديعى |
Onu yok etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | انا لن أدعك تدمره |
Bu davayı berbat etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن ادعك تفسدين قضيتى. |
Bu gezegeni terk etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن ادعك تأخذ هذا الكوكب |
Bizi tekrar terk etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | انا لن ادعك تتركنا مجدداً |
Ama ciddiyim, artık anneme eziyet etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لكن حقاً، لَنْ أَتْركَك أمّ تعذيبِ أكثر. |
Bu sefer beni bir daha terk etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | أنا لَنْ أَتْركَك تَتْركُني ثانيةً هذا الوقتِ |