evde yalnız olmaktansa senin yanında daha güvende olacağımı biliyorum. | Open Subtitles | أنا لا أتجادل معك، أعرف إنني سأكون بأمان أكثر بجانبك بدلاً من أن أكون وحيدة بالمنزل |
Zavallı, hasta Tessa evde yalnız, yatağında savunmasız yatıyor sonra sen bu harika ödevlerle içeri dalıyorsun. | Open Subtitles | تيسا مسكينه مريضه وحيدة بالمنزل , ضعيفة في سريرها وانت تتجول تحمُل كل هذه الواجبات المدرسيه المذهلة |
Eve gidersem, evde yalnız olduğum için benim peşime düşer. | Open Subtitles | إذا ذهبت إلى المنزل سيأتي خلفي لإنني وحيدة في المنزل |
evde yalnız bırakamayacağımdan onu her yere yanımda sürüklemek zorundayım. | Open Subtitles | والتي كنت اسحبها معي في كل مكان لأنني لا يمكن أن ادعها وحدها في المنزل |
Ama polis evde yalnız olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لأن رجال الشرطة قالوا أنكِ كنتي وحدك |
İnternet'te çorap satan biriyle çıkmaktansa evde yalnız oturmayı yeğlerim. | Open Subtitles | أفضل أن أكون وحدي بالمنزل عن أن أواعد رجلاً يبيع الجوارب بالإنترنت |
Tinsley'ler evde yalnız öldüler. | Open Subtitles | إذاً العائلة ماتت في المنزل وحدها |
Çoğu geceler evde yalnız oturuyorum tek yaptığım Star Wars seyretmek bazen diyorum ki keşke bu evren gerçek olsa, ben de orada yaşasam. | Open Subtitles | هنالك الكثير من الليالي التي أجلس فيها في المنزل وحيداً حرب النجوم هو ما أتطلع إليه أحياناً أتمنى أن يكون حرب النجوم عالماً حقيقياً لأذهب للعيش فيه |
Evde. Yalnız. | Open Subtitles | "أنتي تنتمين هنا في المنزل بمفردك." |
Şimdi müsaadenizle, oğlumuz evde yalnız ve akşam yemeğini bekliyor. | Open Subtitles | إذا كنتم لا تمانعون ابننا في المنزل لوحده ينتظر عشاءه |
evde yalnız başıma kalmam da değil. | Open Subtitles | انه عدم قدرتي على البقاء في المنزل وحدي. |
Bu evde yalnız kalmak istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أكون وحيدة بالمنزل |
Siz olmadan evde yalnız kalmaktan korkabilirim. | Open Subtitles | سأكون خائفة إذا كنت وحيدة في المنزل بدونكم |
Onlar sadece evde yalnız kalabilecek kadar küçük çocuklar Ormanda hayatta kalmaya çalışacak donanıma sahip değiller ki | Open Subtitles | فقط لم أحتمل أن أبقى وحيدة في المنزل إنهم غير جاهزون |
Onu sadece evde yalnız olduğumda yapıyorum! | Open Subtitles | أصمتي.. أنا أفعل هذا فقط عندما أكون وحيدة في المنزل |
Kardeşim kız evde yalnız şimdi doğruca eve gidip aşkını gösterme zamanı. | Open Subtitles | الفتاة وحدها في المنزل اذهب مباشرةً واحصل على حبك |
evde yalnız kalmak istedi bense izin vermedim ama keşke verseymişim. | Open Subtitles | لم ادعها تقضي الليلة وحدها في المنزل |
Nina evde yalnız olacak. | Open Subtitles | سوف نينا تكون وحدها في المنزل. |
Ama polis evde yalnız olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لأن رجال الشرطة قالوا أنكِ كنتي وحدك |
Ama bu gece evde yalnız kalamazdım. | Open Subtitles | أنا فقط أشعر بعدم الراحة لبقائي وحدي بالمنزل الليلة |
Ve karın evde yalnız. Çokça. | Open Subtitles | وزوجتك في المنزل وحدها , كثيرا |
Bir köpeği sekiz saatten çok evde yalnız bırakırsan halıya işediği için ona kızamazsın, öyle değil mi? | Open Subtitles | إذا تركت الكلب في المنزل لوحده ،لأكثر من 8 ساعات لا يمكنك أن تغضب منه عندما يتبول على البساط، أليس كذلك؟ |
evde yalnız kalmak da değil. | Open Subtitles | انه عدم قدرتي على البقاء في المنزل وحدي. |