"evlatlık" - Traduction Turc en Arabe

    • التبني
        
    • للتبني
        
    • متبناة
        
    • تبني
        
    • التبنّي
        
    • بالتبني
        
    • تبنيه
        
    • متبنى
        
    • مُتبنى
        
    • الرعاية
        
    • للتبنّي
        
    • متبنّى
        
    • تبنّي
        
    • رعاية
        
    • متبناه
        
    Çok şirinsin tatlım ama bunları evlatlık memuresine de söyle bence. Open Subtitles هذا جميل يا حبيبتي، لكن وفّري بعض الكلام إلى سيدة التبني.
    Şunu bilmenizi istiyor evlatlık verildiğine o kadar içerlemiş ve sinirlenmiş ki acısını her zaman onun yanında olan insandan çıkarmış. Open Subtitles ..يريدكِ ان تعرفي انه كان غاضباً ومجروحاً عندما عرف بأمر التبني و هذا ماابعده عن الشخص الوحيد الذي كان بقربه دائماً
    evlatlık bürosu sosyal görevlisi gelecek, biz de daireyi temizliyoruz. Open Subtitles موظفة الخدمات الإجتماعية للتبني سوف تأتي, لذا نحن ننظف الشقة.
    evlatlık bir bebekle ilk günümüz ve o işe geri dönmek zorunda kaldı. Open Subtitles , هذا أول يوم لنا مع ابنة متبناة و هو عليه العودة للعمل
    Hayır, çocuğun evlatlık verilmesine müsaade etmiyordu, çünkü kocasının çocuğun varlığından haberdar olmasını istemiyordu. Open Subtitles لا , انها لن تسمح بأن يتم تبني الطفل كما أنها لم تدع زوجها يعرف بأمر وجود الطفل
    Pekâlâ, tüm evlatlık çocuklarla irtibata geçip bu oda hakkında neler bildiklerini öğrenmeliyiz. Open Subtitles يجب علينا التواصل مع جميع أطفال التبني لنكشف عمّا يعرفونه عن تلك الغرفة
    Annem çalışabilmek için beni evlatlık verdi. Open Subtitles الأمّ وَضعتْني في احدى بيوتَ التبني عندما إحتاجتْ لتَوفير المالِ.
    O zaman bundan sonraki evlatlık edinme işlemlerini... -...biliyorsunuz değil mi? Open Subtitles الآن ، أنت تدرك الخطوة التالية في إجراءات التبني ؟
    Bir hastane yetkilisi kayıtları değiştirerek sağlıklı çocuğun evlatlık alınmasını kolaylaştırdı. Open Subtitles مدير في المستشفى ..عدّلَ سجلُالولادةَ. لإعْطاء الطفلِ الصحّيِ فرصة أفضل في التبني.
    evlatlık işlemlerini halleden ajans Metropolis Birleşik Derneğiymiş. Open Subtitles قالت إن وكالة التبني في متروبولس هي يونايتد شاريتيز
    Lily, çocuğu evlatlık olarak vermiş ve babam bunu hiç öğrenememiş. Open Subtitles ليلي تخلت عن ابنها للتبني وابي لم يكن يعلم بذلك أبدا
    Yani, evlatlık vermeye karar verdiğim için bu kadar önemli değildi. Open Subtitles أتعرفين، لم يكن ذلك مهما للغاية عندما كنت أعرض الطفل للتبني
    Bebeğinizin gey olduğunu düşünüyorsanız siz de onu evlatlık verebilmelisiniz. TED إن كان لديك طفل وتظن أنه مثلي جنسيا، يجب أن يكون لك الحق في إعطائه للتبني.
    Kendisi de evlatlık olduğundan Eva Kane'in kızı olmadığını kanıtlaması çok zor olurdu. Open Subtitles ولانها كانت متبناة ,فستجد صعوبة فى اثبات انها لم تكن ابنة ايفا كين
    Alabama'da, Mississippi'de, Louisiana'da, hiçbir yerde evlatlık verilme kaydı yok, koruyucu aile kaydı yok. Open Subtitles لا تبني يسجّل، لا سجلات تتبنّى عناية في ألاباما، ميسيسيبي، لويزيانا، لا شيء.
    Ama onun evlatlık alınma belgelerini bile doldurdum. Ona Biscuit adını taktım. Open Subtitles ولكنني سبق وملأت أوراق التبنّي أسميته بيسكيت
    O senin üvey kardeşin değil mi ya da evlatlık gibi bir şey? Open Subtitles هل هو على الأقل أخ غير شقيق أو أخ بالتبني أو شئ ما؟
    Babaannem ve dedem olarak tanıdığım kişiler tarafından evlatlık edinilmişti. TED تم تبنيه من قبل من اعرفهم على انهم جدي وجدتي.
    Savunmam şu ki elimden sosisli sandviçimi çalmıştı bunu evlatlık bir çocuğa yapamazsın. Open Subtitles في دفاعي لقد سرق النقانق من يدي ولايمكنك فعل ذلك لطفل متبنى سابق
    Çocuk esirgeme kurumu senin terk edilmiş olduğunu düşündü, ve evlatlık olarak verdiler. Open Subtitles رضيع تحتاج الى رعاية كاملة ، لذا أنت تُبنيت . وأنت أصحبت مُتبنى
    Belli bir tipi tutup diğerlerini evlatlık vereceklerini söylemiştik. Open Subtitles لقد تصورنا بأن هناك نوع سيحتفظان به ونوع سيضعانه في الرعاية التربوية
    Şehri terkettim, davayı bıraktım ve çocuğu evlatlık verirken de babasını belirtmedim. Open Subtitles غادرت المدينة, إنسحبت من القضية وعندما عرضت الطفل للتبنّي لم أُسمّي والداً
    Yolda Owen'la karşılaştım. evlatlık olduğunu bilmiyordu. Open Subtitles إلتقيت أوين في الطّريق، وهو لم يعرف بأنّه متبنّى
    Ne güzel, benim annemim hızlı arama listesinde evlatlık servisinin numarası var. Open Subtitles هذا لطيف لأنّ والدتي تملك أرقام وكالات تبنّي في قائمة الإتّصال السريع.
    Gia evlatlık alınmıştı, büyükanne'ye göre bu nedenden dolayı aileye ait değildi. Open Subtitles جيا كانت متبناه ولذلك لم تعتبرها جدتى واحدة منا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus