Keşke ben de çılgın bir tanrı gibi yaşayabilsem. Çılgın bir ezik gibi yaşıyorum. | Open Subtitles | ليتني أعيش كإله مختل، إني أعيش كفاشل مخبول |
Sonra birden kendimi bir ezik gibi dizlerimin üstünde kelepçeli buldum. | Open Subtitles | وسرعان ما صرتُ راكعاً على ركبتيّ ومقيّداً كفاشل في برنامج (الشرطة) |
- Bir ezik gibi davranmayı bırak ve git kendi yaşında birileriyle konuş. | Open Subtitles | -لكن، -توقع عن التمثيل كفاشل و أذهب للتحدث مع شخص في عمرك. |
Tüm bunları "Bize bir ev yapacaktım" demek için yaptım ama ben ev yapmam çünkü ben bir cerrahım ve şimdi de sakat beyinli bir ezik gibi hissediyorum burada. | Open Subtitles | و هناك، هذه الغرفة حيث يمكن لأولادنا اللعب أعرف أن لديك حلم بناء منزل لنا لكنني لا أبني منازل لأنني جرّاحة |
Tüm bunları "Bize bir ev yapacaktım" demek için yaptım ama ben ev yapmam çünkü ben bir cerrahım ve şimdi de sakat beyinli bir ezik gibi hissediyorum burada. | Open Subtitles | و هناك، هذه الغرفة حيث يمكن لأولادنا اللعب أعرف أن لديك حلم بناء منزل لنا لكنني لا أبني منازل لأنني جرّاحة |
Yalnız bir ezik gibi görünmek istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أبدو كالفاشل الوحيد |
- ezik gibi görünmek istemiyorum. | Open Subtitles | . لا أريد أن ابدو كالفاشل حسنا .. |
ezik gibi görünüyorum. | Open Subtitles | . أنا فقط ابدو كالفاشل |
Sen ezik gibi görünüyorsun. | Open Subtitles | أنت تبدو كالفاشل |