Bu savaşı kazanmamıza yardım ettin ve bu yüzden sana ikinci bir fırsat vereceğim. | Open Subtitles | لقد ساعدتنا في الفوز بالمعركة ولهذا سأمنحك فرصة أخرى |
İşi batırdın. Ama merak etme, ben halledeceğim. Nazik biri olduğumdan, sana bir fırsat vereceğim. | Open Subtitles | لقد قمت بعمل غبي ، لكن لا تقلق سأخذ هذه منك ، و سأمنحك فرصة أخرى |
Bu kez sana fırsat vereceğim. | Open Subtitles | سأمنحك فرصة هذه المرة |
Seni severim, ...bu nedenle durumu kurtarmak için sana bir fırsat vereceğim. | Open Subtitles | أنا معجبةٌ بك ولهذا السبب أنا أعطيك فرصة لتحفظ ماء وجهك نحنُ نرفع عرضنا عشرين بالمئة |
Sana bir fırsat vereceğim. | Open Subtitles | سأمنحك فرصة واحدة ، حسناً ؟ |
Özür dilemek için sana tek bir fırsat vereceğim genç adam. | Open Subtitles | شركة أثاث أمريكية) سأمنحك فرصة واحدة، أيها الشاب للإعتذار. |