Vicdan ve ölüm arasında fark yoktur. | Open Subtitles | لا فَرق بين الضمير والموت |
Kanlar arasında fark yoktur. Herkesin kanı aynıdır. | Open Subtitles | لا يوجد فرق في الدم، إنه مثل رماد الموتى |
Üstlerindeki giysi dışında, sıradan bir adamla bir şövalye arasında herhangi bir fark yoktur. | Open Subtitles | لا يوجد فرق بين فارس وأي رجل آخر . فيما عدا ما يرتديه |
Namussuz şirket hükümeti ve organize suç arasında çok da fark yoktur. | Open Subtitles | لا يوجد اختلاف كبير بين الحكومة المتعاونة الفاسدة و الجريمةالمنظمة |
Ahlaksal anlamda aralarında pek fazla fark yoktur. Uygulamadaysa, fark oldukça büyüktür. | Open Subtitles | أخلاقياً لا يوجد اختلاف كبير لكن عملياً كبير |
Bir erkekle bir kadın arasında hiçbir fark yoktur. Herkes eşit haklara sahiptir. | Open Subtitles | ليس هناك إختلاف بين الرجل والمرأة. |
İkisinin arasında pek bir fark yoktur. | Open Subtitles | ربما لا يوجد فرق كبير بين الاثنين |
Bir şövalye ile bir insan arasında hiçbir fark yoktur. | Open Subtitles | و لا يوجد فرق بين فارس و رامي أسهم |
- Değil mi? - fark yoktur. Sen doğru olanı yaptın. | Open Subtitles | لا يوجد فرق فلقد تعاملتي مع الموقف |
İnsanların külleri arasında hiç bir fark yoktur. | Open Subtitles | لا يوجد فرق في الرماد |
Bunları ışık olarak düşünmek garip gelebilir, ancak görünür ışıkla diğer elektromanyetik ışınımlar arasında temelde hiç bir fark yoktur. | TED | ربما يبدو من الغريب التفكير في تلك الأشياء على أنّها ضوء، إلاّ أنّه لا يوجد اختلاف جوهري بين الضوء المرئي والإشعاعات الكهرومغناطيسية الأخرى. |
Belki de bir fark yoktur. | Open Subtitles | ربما لا يوجد اختلاف على الاطلاق |
Bir erkekle bir kadın arasında hiçbir fark yoktur. | Open Subtitles | ليس هناك إختلاف بين الرجل والمرأة. |