Kazlarımın senin çılgın fikirlerinle ilgisi olmayacak. | Open Subtitles | إن أوزاتى ليس لها علاقة بأفكارك المجنونة |
Sırf bizi utandırmak için fikirlerinle onu besliyorsun. | Open Subtitles | أنتَ تخبره بأفكارك مسبقاً فقط بهدف إحراجنا |
Şunu söylemeliyim ki, Sokka, Beni bu fikirlerinle etkilemeye devam ediyorsun. | Open Subtitles | يجب أن أعترف يا ساكا لا تزال تُبهرني بأفكارك المذهلة |
Çılgın fikirlerinle onları etkilemeni istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريدك أن تؤثري عليهم بأفكارك المجنونة |
Umarım yenilikçi fikirlerinle yıllar boyu şirketimize hizmette bulunursun. | Open Subtitles | أتمنى أن تلهمنا افكارك في السنوات القادمة |
Kafasını senin çılgın fikirlerinle doldurmasına ihtiyacı yok. | Open Subtitles | هي لا تحتاج ان تقومي بملأ رأسها بأفكارك المجنونة |
Güzelce giyiniriz, o güzel fikirlerinle ne işler yaptığımı... - ...kendi gözlerinle görürsün? | Open Subtitles | سنرتدي أزياؤنا، وبعدها بمقدروكِ رؤية .ما أنا فاعلٌ بأفكارك العبقرية |
O kasvetli fikirlerinle otoparkıma gelip yerleşiyorsun. | Open Subtitles | أنت هنا بأفكارك المشؤومة |
Ahmakça fikirlerinle milyonlarca insanı eğlendiriyorsun ve bu yüzden seni çok seviyorlar. | Open Subtitles | أنت تُمتع الملايين من البشر بأفكارك الحمقاء... . وهـُميُحبونكلأجلذلك ! |
İnsanlar sık sık yalnız olduklarını düşünürler ya da kimsenin onları anlamadığını, ama sözel şiir onlara eğer kendini açıklama yeteneğin ve fikirlerinle hikayeni anlatma cesaretin varsa bir oda dolusu dostla ya da seni dinleyen bir toplulukla ödüllendirileceklerini öğretir. | TED | خاصة ان الناس اليوم كثيراً ما تشعر بالوحدة بل ويظنون ان احداً لا يستوعبهم ولا يتفهمهم ولكن علم الخطابة يعلمك ان تعبر عن نفسك ويحفزك على طرح افكارك وآرائك والاكثر من هذا . ستحصل من جراءه على غرفة كاملة من زملائك ، أو من مجتمعك ، والذين يستمعون لك ولأفكارك ومشاكلك. |
Bu, bu senin yeteneklerin ya da fikirlerinle ilgili değil. | Open Subtitles | هذا -هذا ليس بشأن افكارك او قدراتك |