"filodaki" - Traduction Turc en Arabe

    • الأسطول
        
    • بالأسطول
        
    • بالاسطول
        
    filodaki bütün sivilleri sorguya çekmek zorunda olsam da umurumda değil. Open Subtitles لا اهتم إذا كنت سأستجوب كل مدنى على متن هذا الأسطول
    - Şef, filodaki emekçilerin kendilerini ve menfaatlerini temsil edecek birine ihtiyaçları var. Open Subtitles أيها الرئيس , العمال فى هذا الأسطول إنهم بحاجة لشخص ما لتمثيلهم ولمصالحهم
    filodaki arkadaşlarıma selam ediyordum, efendim. Open Subtitles فقط أقول مرحباً لبعض اصدقائى على متن الأسطول , سيدى
    filodaki her gemide yüzeye gitmeyi isteyen, bunun için yalvaran insanlar var. Open Subtitles كل سفينة بالأسطول فيها ناس يقدمون مطالب كثيرة ليهبطوا على سطح الأرض
    filodaki bazı insanlar Dünya efsanesinin kurtuluşumuz için en büyük fırsat olduğuna inanıyor. Open Subtitles بعض الناس بالأسطول يُؤمنون بأسطورة الأرض رُبما يكون ذلك الوعد الأعظم لبقائنا
    filodaki bütün işe yaramaz gazetelerin ön sayfasında resmimiz çıksın diye. Open Subtitles حتي توضع صورتنا علي الغلاف الرئيسي لكل نشرة وصورة تبقي بالاسطول
    Arıtma gemisi filodaki en güvendiğimiz gemiydi. Open Subtitles مصفاة التكرير هي أكثر السفن الموثوق بها فى الأسطول
    Bu filodaki dört Cylonu istiyor. Open Subtitles إنها ترغب بالحصول على السيلونز الأربعة بهذا الأسطول
    filodaki mekik trafiğine müdahale etmemenizi istiyorum sadece. Open Subtitles أطلب منك عدم إعاقة أي إنتقال ومرور مركبة بهذا الأسطول
    Ve bunu yaparak bu filodaki her bir kişinin hayatını riske attın, Open Subtitles خاطرتى بحياة كل فرد على هذا الأسطول للخطر
    Ancak, filodaki subaylarla yaptığım temaslar sonucunda, gemilerinin bazılarının Open Subtitles وعلمت رغم ذلك أنه فد أتصل مع قادة الأسطول
    filodaki tüm gemiler rapor verdi, komutanım. Open Subtitles كل سفينة في الأسطول وقد ذكرت في ، يا سيدي.
    Başkan olarak bu filodaki herhangi bir gemiye Saylonların çıkmasına geminin kaptanı ve gemide yaşayan insanların karar vermesini talep ediyorum Roslin-Adama yönetiminin değil. Open Subtitles المجلس سينتقل للإقتراع بالسماح بقبول السيلونز على أي سفينة بهذا الأسطول يُتخذ بواسطة قادة وسكان السفن
    Gemideki insanların onayı olmadan hiçbir Saylon bu filodaki bir gemiye çıkamayacak. Open Subtitles لن يُسمح بتواجد السيلونز بأي سفينة بهذه الأسطول بدون موافقة اصحابها
    Starbuck filodaki tüm pilotlardan daha fazla öldürdü. Open Subtitles لقد أصابت فاتنة الفضاء أكبر عدد من الأعداد عن أي طيار أخر بالأسطول
    Bu filodaki asî Saylonlarla kalıcı bir ittifak yapılacağı söylentileri doğru mu? Open Subtitles أصحيح أنك ستعقد تحالف دائم مع السيلونز الثائرون حالياً بالأسطول ؟
    İsyandan sonra biz hariç herkes sayıca azaldı ki bu da, filodaki sivil gemilerin yarısından fazlasında çoğunluktayız demek. Open Subtitles حسناً , بعد الإنفجار بدأت أعداد الأخرون بالإنخفاض مما يمنحنا ذلك الأغلبية للحصول على نصف السفن المدنية بالأسطول
    "filodaki insanların sadece liderlik konusunda değil teselli bulmak içinde size medet umduklarını anlamalısınız." Open Subtitles تفهم أن هؤلاء الناس بالأسطول يتطلعون إليك " . ليس فقط لأجل القيادة إنما والعزاء'
    Eskiden bu filodaki en iyi pilottun. Open Subtitles أعتدتى أن تكونى الأكثر ثباتاً بالأسطول
    Doktor, filodaki herkesken daha iyi durumda olduğunu söyledi. Open Subtitles الطبيب اخبرني انك تتعافي افضل من اي احد بالاسطول
    filodaki bütün gemiler rapor verdi. Kimse kadını görmemiş, efendim. Open Subtitles كل سفينة بالاسطول قدمت تقرير ياسيدي لا يوجد اي اشارة عنها
    filodaki insanlara üst seviyedekilere güvenebileceklerini gösterir. Open Subtitles لكي يستطيع كل شخص بالاسطول ان يثق بالاشخاص ذات المستويات الاعلي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus