Chikurubi firarı başarılı olmuş. Telsizden bilgi geldi. | Open Subtitles | نشرة اخبار المرور في الراديو تؤكد حدوث عملية هروب من سجن جيكوروبي |
Chikurubi firarı başarılı olmuş. Telsizden bilgi geldi. | Open Subtitles | الاذاعة تؤكد حدوث حالة هروب من سجن جيكوروبي |
firarı bir çilingirden daha iyi kim organize edebilir ki? | Open Subtitles | من الافضل لتنسيق هروب من السجن عن صانع اقفال؟ |
Kendisi bu öğleden sonra federal yetkililerin elinden cüretkarca firarı sırasında iki kişiyi de rehine aldı. | Open Subtitles | والذى قام بأخذ رهينتين معه خلال هربه من السُلطات الفيدرالية ظهيرة اليوم |
Bak, onun firarı sayesinde yeniden eskisi gibi hissettiysen bence onu salmana değmiş. | Open Subtitles | إنْ كانت نتيجة هربه هو أنّكِ وجدتِ جزءاً مِنْ نفسكِ ثانية... فأرى أنّه استحقّ ذلك العفو |
İlk kanıtlar 12 kişinin altında olduğunu gösteriyordu ancak Carroll'un son firarı, taktik kaynakları adam gücü ışığında yaklaşık 100 kişi olabilir. | Open Subtitles | الأدلة المبدئية كانت ترجّح أنهم أقل من 12 لكن بناءً على ضوء هروب (كارول) الأخير، والمصادر، والأيدي البشرية، |
Carroll'ın firarı sırasında oynanan gözetim kameraları gibi üzerinde oynanmış. | Open Subtitles | فقد قاموا بالتلاعب بكميرات المراقبة خلال هروب (كارول) |
Evet, Adam' ın avukatları mahkum firarı sırasında yaptığı şeyleri iyi kullandı. | Open Subtitles | (أجل، لقد استفاد محامو (آدم مما فعله أثناء هروب السجناء |
Liza Warner tarafından yönetilen hapishane firarı. | Open Subtitles | هروب من عهدة السجن قادته (ليزا وارنر). |