"fotoğraf albümü" - Traduction Turc en Arabe

• ألبوم صور
• البوم الصور
• ألبوم الصور
• البوم صور
• البوم صوري
• ألبومات الصور
• ألبومات صور

Evlatlık edindirme avukatımız, olası annelere göstermek amacıyla fotoğraf albümü yapmamızı önerdi.
محامينا قال أنها ستكون فكرة جيدة لوضع ألبوم صور موجه لأمهات محتملات

Çünkü eğer bahsedersen yeni bir fotoğraf albümü olanın bir tek üvey baban olmadığını bil.
لأنك لو فعلت زوج أمك لن يكون الوحيد الذي لديه ألبوم صور

Bu fotoğraf albümü 20 yıldan daha eski olamaz.
البوم الصور لا بد وانه أقل من 20 سنة مضت ,جينكيز

Sen çocukken yaptırdığı fotoğraf albümü yok olmuş.
البوم الصور الذي اعد لك في صغرك لم يعد موجوداً

1972 Resmi Olimpiyat fotoğraf albümü, Zafer Anları.
‫ألبوم الصور الأولمبي الرسمي ١٩٧٢، لحظات من المجد

O da sahip olmadığı bir fotoğraf albümü için yeri göğü inletiyordu.
اخذ يصيح بسبب البوم صور لم يكن موجودا ابدا

Duyduğuma göre, teyzem, öldükten sonra birine bir fotoğraf albümü göndermenizi istemiş.
-كما يبدو من أن عمتي طلبت منكِ أن ترسلي البوم صوري لأحد ما قبيل وفاتها

Bana bir fotoğraf albümü ve pelüş hayvan verince her şey normale mi dönecek?
إعطائي بعض ألبومات الصور والحيونات المحشوه، وسنعود طبيعيين مجددا؟

Büyükannemin fotoğraf albümü, ailemin bebeklik fotoğrafları.
لا! ألبومات صور جدتي، وصور والديّ وهما طفلين،

Bu Clinton için yaptığım bir fotoğraf albümü.
لذلك هذا هو ألبوم صور الذي أدليت به لكلينتون.

Artık bebek değil ve ben bir fotoğraf albümü bile hazırlamadım.
لم يعد طفلاً ، ولم أصنع ألبوم صور واحد

Basın kupürleri için bir fotoğraf albümü kadar fotoğrafın var.
إنه ألبوم صور من أجل قصاصات صُحفك

O bir fotoğraf albümü hanımefendi.
ألبوم صور تيس ، سيدتي

Sen Maria ve Alec e deriden bir fotoğraf albümü veriyordun.
ولقد اشتريتِ لـ(ماريا) و(أليك) ألبوم صور جلدي

Sadece anlamaya çalışıyorum. Bu... fotoğraf albümü.
أحاول أن أجعل هذا منطقياً هذه و البوم الصور

fotoğraf albümü var, yanmış.
البوم الصور احترق.

Piknik, ön sevişme, mum, banyo, fotoğraf albümü ve biz rahatlayalım diye arabayı kullanmanızı da sevmeyiz.
اتضّح أننا لا نحبّ النزهات ، المداعبة ، الشموع ، الاستحمام ، ألبوم الصور ، أو عند تشغيل " حتّى نتمكّن من الاسترخاء "

Benim için bu, ailemizin fotoğraf albümü.
بالنسبة لي، إنه ألبوم الصور العائلية

Lynn'in özel hayatına saygı duymaya çalışıyordum ama bir fotoğraf albümü buldum.
حسناً، كنت أحاول إحترام خصوصية (لين)، لكن بعد ذلك وجدت ألبوم الصور.

Bu annemin aynı dönem hazırladığı fotoğraf albümü.
هذا البوم صور اعدته امي من نفس الفترة

Bu ailemizin fotoğraf albümü.
هذا البوم صور العائلة

Oh, öyle mi? Eski fotoğraf albümü sende miydi?
هل اخرجت ألبومات الصور القديمة؟

Bak, Peter annenin eski fotoğraf albümü.
بيتر) , أنظر , ألبومات صور أمك القديمة)