"fotoğraflar" - Traduction Turc en Arabe

    • الصور
        
    • صوراً
        
    • صور
        
    • للصور
        
    • الصورِ
        
    • والصور
        
    • صورا
        
    • بصور
        
    • وصور
        
    • بالصور
        
    • صوري
        
    • الصوّر
        
    • الصُور
        
    • صورك
        
    • صورًا
        
    Böylece, birileri bu eşyaları tanıyabilir ya da en azından bu fotoğraflar yaşananlara dair kalıcı, tarafsız ve eksiksiz birer hatırlatıcı olarak kalırlar. TED في هذه الحالة، يمكن لأحدهم أن يتعرف على هذه الأشياء أو على الأقل ستظل هذه الصور كمذكر دائم، غير منحاز ودقيق لما جرى.
    Evet, ben, Anjali'nin doğum günü partisinde bazı fotoğraflar çekmiştim. Open Subtitles نعم، لقد إلتقطت بعض الصور فى حفلة عيد الميلاد أنجلى
    Bayağı büyük işlere bulaştığını söylüyorlar, baba. fotoğraflar var ellerinde. Open Subtitles يقولون أنك متورط في شيء خطير يا أبي, لديهم صوراً
    Yoli cinayetten bir gün önce çocuklarının bilgisayarına bazı fotoğraflar yüklemiş. Open Subtitles لقد رفعت صوراً لمنزل من حاسوب أطفالها قبل يوم من الجريمة.
    fotoğraflar, videolar, cinsel içerikli bilgiler-- hepsi rızanız olmadan, internette yayınlanmış. TED صور وفيديوهات ومعلومات صريحة ومحتوى، كلها تنشر على الإنترنت بدون موافقتك
    Pornografik fotoğraflar, illegal yollarla ele geçirilmiş ses dosyaları, isimler,.. Open Subtitles الصور الخلاعية، مكتسب بشكل غير قانوني الملفات السمعية، أسماء، تواريخ.
    Belli ki fotoğraflar için sana para veren adam bizi buraya koyan kişi. Open Subtitles من الواضح أن الذي دفع لك لالتقاط الصور هو نفسه الذي وضعنا هنا
    Olay şu ki, Bayan Foster fotoğraflar üzerinde çalışırken paranın... Open Subtitles الأمر يا مدام فوست هو عندما قمنا بدراسة الصور اكتشفنا
    Ama bazı fotoğraflar sayesinde... karısının hile yapmak hakkında birşeyler bildiğini öğrenmişti... Open Subtitles ولكن الشُكر لبعض الصور قدعلمأن زوجته.. كانت تعرف أشياءاً حول المكر أيضاً
    Öte yandan yeni fotoğraflar oyukta beyaz bir tortu gösteriyordu. Open Subtitles من ناحية أخرى أظهرت الصور الجديدة رواسب بيضاء في الأخدود
    Yıllarca, bu mekanın cansız ve soğuk bir taş parçası gibi gösterildiği fotoğraflar gördüm. Tıpkı Amerikalı Müslüman hayatı için çizilen klişe portre gibi. TED لسنوات رُأيت صوراً موثقة لهذه المساحات على أنها بلاروح ،وكأنهت كتلة متراصة باردة، أشبه ما تكون بصورة نمطية رُسمت عن تجربة المجتمع الأمريكي المسلم.
    Muhteşem fotoğraflar istiyorum. Çok canlı olsunlar. Open Subtitles أريد صوراً رائعة، تُعطيني كثيراً من الطاقة.
    Sen bir çizim istediğini söyledin işte fotoğraflar burada. Open Subtitles لقد قلتي بأنكِ تريدين الرسم و الآن أجد أمامي صوراً
    Kapıdan çıkar çıkmaz İstenir fotoğraflar, imzalar Alkışla karşılanırsın Evet! Open Subtitles صور فوتوغرافية ، والتوقيعات في كل مكان تذهب تسمع تصفيق
    Çünkü 1949'a ait fotoğraflar ve 1959'a ait fotoğraflar aynı köyde çekilmiş. Open Subtitles لأنه هنالك صور في عام 1949 و صور عام 1959 لنفس القرية
    Yeni teknoloji, hissedar iadelerine sağlam odaklanmak ya da benim favorim; insanlarla yarışa girmek ve bunu denerken fotoğraflar çekmek. TED التقنيات الجديدة، والتركيز الحصري على عوائد المساهمين، والمفضلة لدي، مواكبة آل جونز والتقاطنا للصور بينما نحاول ذلك.
    Dinle. Parkta çektiğim fotoğraflar... Open Subtitles إسمع أتذكر تلك الصورِ التى أَخذتها فى الحديقة؟
    Eski subayların pek çoğu evlerini anılar, fotoğraflar ve silahlarla doldurur. Open Subtitles يملأون منازلهم بالتذكارات والصور والأسلحة
    Paranızı alabilmek için size gösterilecek fotoğraflar getirdim. Open Subtitles حتى أننى التقط لها صورا لأريك إياها كى آخذ نقودك
    Hatta bu gece eve dönerken müstehcen fotoğraflar bile gönderebilirim! Open Subtitles أرغب في مراسلتك بصور غير لائقة بينما أقود الليلة، الليلة
    Heather, olayı eşmeye başlar, yüzlerce mesaj bulur, fotoğraflar alınıp verilmiş, ve arzular ifade edilmiş. TED هيذر ، وبدأت التحرّي ووجدَتْ مئات من الرسائل وصور متبادلة ورسائل غرامية
    Evet içinde özel bir film var fotoğraflar içinde hazır oluyor. Open Subtitles نعم.ان لها فيلماً خاصاً انها تحتفظ بالصور الملتقطة بداخلها
    Ona çıplak fotoğraflar gönderdiğimden beri beni göklere çıkarıyor. Open Subtitles لقد فقد صوابه منذ أن ارسلت له صوري و أنا عارية
    Kıça şaplak dağarcığım için zihinsel fotoğraflar çekiyorum. Open Subtitles ألتقط بعض الصوّر من أجل بنك الصفع خاصّتي.
    Bu fotoğraflar, diplomatik denetimden geçerken çekildi. Bu çok mantıksız. Open Subtitles هذه الصُور ألتقطت له بمجرد عبورة نقطة التفتيش الديبلوماسية
    Burada ilgi çekici olan şey, fotoğraflarınızın gündelik, sıradan fotoğraflar olabilmesi. TED المذهل في هذا الأمر هو أنّ مجموعة الصور يمكن أن تكون من ضمن صورك العادية.
    Yüzünde sivrisinekler olan çocuklar, ölü hayvanlar gibi içeriği olan fotoğraflar görürsünüz. TED ترون صورًا لأطفال يغطي الذباب وجوههم جثث لجيوانات ميتة وما إلى ذلك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus