Seni yatakta bir sarışınla yakaladığımı hatırlıyorum, sırtın ona dönük burnun gizemli bilim kitaplarına gömülüydü. | Open Subtitles | أذكر حين كشفتك مضطجعاً برفقة شقراء كنت محيلاً ظهرك نحوها, وأنفك مدفون في كتاب عن علم الباطن. |
Yerel öykülere göre orada altın bir tabut gömülüydü. | Open Subtitles | في هذه الحالةِ يقول التقليد المَحلِّي أنه كان هناك تابوتُ ذهبي مدفون في الموقعِ |
Shiva, bu evimin dışında yerin altına gömülüydü. | Open Subtitles | شيف, هذا كان مدفون في الحديقه القريبه من بيتي |
Çöl çukurlarla doluydu. Birçok sorun o çukurlara gömülüydü. | Open Subtitles | توجد حفر كثيرة في الصحراء , و مشاكل عديدة دفنت فيها |
Onların yıldız geçidi asırlardır gömülüydü ve daha sonra talihsiz bir gemi kazası geçirdi. | Open Subtitles | بوابه النجوم * الخاصه بهم دفنت * لقرونِ وتورطت بعد ذلك في حادثِه زورق مؤسفِ |
Dosya, uzun zamandır CIA bürokrasisinde gömülüydü. | Open Subtitles | هناك ملف دُفن مع بيروقراطية وكالة الاستخبارات المركزية منذ وقت طويل |
Bahçede mi gömülüydü yoksa... | Open Subtitles | هل كانت مدفونة في ساحة الفناء؟ |
Köpek buraya gömülüydü. İşte bilmecenin cevabı burada. | Open Subtitles | هنا تم دفن الكلب و هنا الإجابه على اللغز |
Ne demek "Arka bahçede gömülüydü"? | Open Subtitles | ماذا تعنين بقولك أنه مدفون في الفناء الخلفي؟ |
Yüzünün yarısı yastığın içine gömülüydü. | Open Subtitles | حسنا، وجهها كان نصف مدفون في الوسادة |
Kardeş Rahip, adı her neyse, duvarda sincap yuvası gibi bir yerde gömülüydü. | Open Subtitles | فقط الأخ Whatshisname مدفون في a فتحة غوفرِ في الحائطِ. |
Kardeşim burada gömülüydü, bunun bizim aramızdaki bir şey olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | شقيقي مدفون هناك، قلتُ... أنّ هذا له أهميّة بالنسبة لنا |
Rambaldi'nin Kehaneti'nin anahtarları 500 yıl boyunca o mağaranın derinliklerinde gömülüydü. | Open Subtitles | منذ 500 عام ( ومفتاح نبوءة ( رامبالدي مدفون في أعماق هذا الكهف |
Molozların altında gömülüydü. | Open Subtitles | مدفون تحت الأنقاض |
Kutu yerin altında gömülüydü. | Open Subtitles | الصندوق كان مدفون فى الارض |
Yemin ederim, burada gömülüydü. | Open Subtitles | أقسم انه كان مدفون هنا |
Herkes hikayenin bazı parçalarını biliyor ama bütün gerçek neredeyse gömülüydü. | Open Subtitles | لكن الحقيقة الكاملة دفنت مع الجميع |
İlk birkaç ceset gömülüydü. | Open Subtitles | الجثث القليلة الأولى دفنت |
Kardeşim kasabanın dışında gömülüydü | Open Subtitles | دفنت أختي بعيدا عن المدينة |
Ama gömülüydü... | Open Subtitles | ... لكنه دُفن |
O da o mezarlığa gömülüydü. | Open Subtitles | كانت مدفونة بالمقبرة |
O zaman neden hiçliğin ortasındaki bir kilisede gömülüydü? | Open Subtitles | لماذا تم دفن هذا في مكان مجهول أسفل الكنيسة؟ |