Fakat gördüğümüz şeyin ardında en yakın yıldızımızın bambaşka bir resmi var. | Open Subtitles | لكن إن تخطينا ما نراه سنحظى بصورة مغايرة جداً لأقرب النجوم إلينا. |
Bugün burada gördüğümüz şeyin çok özel olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا أؤمن أن ما نراه الآن أمر أكثر من رائع. |
İslam kimyagerleri ve simyacılarının çalışmalarında gördüğümüz şeyin yeni bir bilimin ilk deneysel adımları olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنّ ما نراه في عمل الكيميائيين الإسلاميين هي الخطوات التمهيدية الأولى نحو علم جديد |
Ama gördüğümüz şeyin normal bir şey olduğunu söyleyemezsin. | Open Subtitles | ولكن لا يمكنك أن تقولي أن ما رأيناه كان شيئاً طبيعياً |
Bu gece gördüğümüz şeyin kitaptakiyle aynı olduğunu varsayarsak bir önerin var mı? | Open Subtitles | إذا إفترضنا أن ما رأيناه الليلة هو نفس الكائن المذكور بالكتاب، ألديك أية إقتراحات؟ |
Bazense, gördüğümüz şeyin tersini ifade etmek için kullanır. | Open Subtitles | وفي مرات أخرى ، سيستخدمهم ليكتب عكس ما نراه |