Herşeyin yere düştüğünü gördüm. Onu gördüğümde bir Chevy Astro kullanıyordu. | Open Subtitles | لقد رأيت كل شيء لقد كان شيفي أسترو ، رأيته يقود |
O lanet olası herif burada. gördüm onu. Geberteceğim onu. | Open Subtitles | ابن الكلبة موجود هنا، لقد رأيته سوف أمسكه |
gördüm onu. Efendi başka tarafa bakarken o sürekli tıkınıyordu. | Open Subtitles | لقد رأيته إنه يحشو فمه دائما عندما لا يكون السيد ناظرا إليه |
Evet bir zindanın içine astral seyahat yaparken gördüm onu. | Open Subtitles | نعم، حسنا، رأيتها بينما كنت شبح نجمي داخل الأبراج المحصنة |
Bir akşam vakti gördüm onu | Open Subtitles | في دوامة الحياة في ليلة ما رأيتها مجددًا |
- Bu Bill Hickok. Abilene'de Phil Coe'yu öldürürken gördüm onu. | Open Subtitles | إنه بل هيكوك , رأيته يقتل في كو في أبيلين |
gördüm onu. Gündüzleri dört ayağı üzerinde durur, öğlen şovunda iki ayakla ve geceleri de bir ayağını incittiği için üç ayağı üzerinde seker. | Open Subtitles | لقد رأيته يسير على اربعه سيقان فى الصباح و ساقان بعد الظهر |
Orada. Pencerede gördüm. Onu saklıyorlar. | Open Subtitles | إنه هناك , لقد رأيته خلف النافذة , إنهم يخفونه |
Hayır, gelmedi. Sadece beni buraya göndermeden önce birkaç kere gördüm onu. | Open Subtitles | كلاّ، أبداً، رأيته فقط قبل أن يرسلني إلى هنا. |
Mobydick gerçek.Kendi gözlerimle gördüm onu 69 yılında ayağımı alan oydu. | Open Subtitles | لقد رأيته بأعينى لقد كان موبى ديك من اخذ رجلى فى 69 وهو موبى ديك الذى اسعى وراءه الآن |
Kızının kazasından sonra bir iki kez gördüm onu. Farklıydı. | Open Subtitles | رأيته مرّة أو مرّتين بعد حادث ابنته كان مختلفاً. |
Birini öldürmeye çalışırken gördüm onu. Öldürebilirdi seni. | Open Subtitles | لقد رأيته يحاول يقتل رجلاً ربما بأمكانه قتلك |
Rıhtımda gördüm onu. Nasıl hareket ettiğini. O, sizden biri. | Open Subtitles | رأيته في المرسى، الطريقة التي تحرّك بها, إنّه معكِ. |
Oydu, rahibe, Rahibe Ursula. Gördüm. Onu gözlerimle gördüm. | Open Subtitles | لقد كانت هى ، الأخت أورسولا ، لقد رأيتها رأيتها بعينىّ |
Evet. Onu gördüm. O öğleden sonra gördüm onu. | Open Subtitles | نعم ، قد رأيتها ، رأيتها بعد ظهر ذلك اليوم رأيتها تلعب على السلم |
Kaç senedir ilk defa dün gece gördüm onu! | Open Subtitles | رأيتها الليلة الماضية للمرة الأولى منذ سنوات |
Pekâlâ, sana söylüyorum, Sally'yi bugün gördüm. Onu gördüm! | Open Subtitles | قلت لك انني رأيتها اليوم لقد رأيتها بعيناي |
O gün onu sokakta gördüm. Onu bulan benim. | Open Subtitles | رأيتها على الطريق ذلك اليوم أنا من وجدها |
Bunu da gördüm. Onu bu yüzden mi öldürdün Jack? | Open Subtitles | لقد رأيت ذلك أيضاً ألهذا السبب قتلتها، جاك؟ |
Bayılmadan önce gördüm onu. Sonra da gözümü burada açtım. | Open Subtitles | رأيتُها قبل أن أفقد وعيي، ولكنّي أفقتُ هنا بعدها |
Şeytan. Burada. gördüm onu. | Open Subtitles | الشيطان هنا لقد رأيتهُ سيأتي ويتمكنَ منـا |
Teşekkürler. gördüm onu. | Open Subtitles | شكراً إنني أراه , إنني أراه |
Yanımdaki birkaç ranzayı devirdi ve askeri parçalarken gördüm onu! | Open Subtitles | لقد قام بأخذ سريرين بجواري ورأيته يمزقه إربا |
Bu yıl üç kez gördüm onu zaten. | Open Subtitles | لقد رايتها ثلاث مرات هذه السنه |