"görkemli" - Traduction Turc en Arabe

• المجيد
• المجيدة
• المجد
• مجيدة
• مجيد
• المذهلة
• روعة
• إكسلسيور
• الفخم
• المهيب
• جورجيس
• مهيب
• مهيبة
• فخامه
• فخماً

Bir general olarak, görkemli mazini sana unutturan ve böyle bir antlaşmayı imzalattıran şey neydi?
ماالذى جعلك أن تنسى ماضيك المجيد كجنرال والتوقيع على معاهدة من هذا القبيل؟

Bu görkemli yeni günler bize daha iyi şeyler sunacak mı?
هل سنحظى بطرقات أفضل في هذا الزمان المجيد ؟

Bizler gazabımızdan ötürü savaşmadık. Ancak görkemli ânılar bizi alıp götürür.
لم نحارب بسبب غضب ولكن اخذتنا الذكريات المجيدة

Tüm umutlarım gidiyor... tüm kıymetli planlarım, görkemli rüyalarım.
هذا يضيع كل آمالي. خططي الثمينة , أحلامي المجيدة.

Ne olduğunu anlatacak mısın yoksa hala eski görkemli günlerinin flashback'ini mi yaşıyorsun?
. . أستخبرني لماذا ام ستظل محشورا في فيلمك عن ايام المجد ؟

Hele ki burada üstün başarılı gösterip memleketinize görkemli bir dönüş yapmanız an meselesiyken.
بينما هي مسألة وقت حتى تنجح هنا و تعود عودة مجيدة للوطن

Çok yakın bir zaman önce mutlu olduğum görkemli bir an hatırlıyorum.
حسنًا، يمكنني تذكر وقت مجيد منذ فترة قصيرة، حينما كنت سعيدًا للغاية

Bizim görkemli geçmişimiz bize öğretebilir bugünümüzü kuvvetlendirmesi için geleceğin sözünü kullanacağız
ماضينا المجيد يمكن أن يعلّمنا الكثير نحن سنستخدم وعود المستقبل لنجعل حاضرنا قويا

Hassas çocuklarımıza Salem'in görkemli geçmişini öğretmemiz lazım.
يجبُ علينا تعليم أبنائنا بشأن تاريخ سالم المجيد.

Cenneteki Babamız, bu görkemli gün için sana teşekkür ediyoruz.
أيها الرب نحن نشكرك على هذا اليوم المجيد.

Bu görkemli günde cesur oğullarımız şeytanın hücum kıtalarıyla yüzleşmek için toplanmalı.
،في هذا اليوم المجيد أبنائنا الشُجعان قد حشدوا كُل قوّات الشيطان على وجههِم

görkemli şehre ve ebedi imparatorluga adıyorum.
لهذه المدينة المجيدة وللامبراطورية الخالدة.

Dünyamızı şekillendiren görkemli bir medeniyetti.
هذه كانت الحضارة المجيدة التي شكّلت حضارتنا.

Bana göre buradaki bulmaca gelecek on yada yirmi yılın en görkemli bulmacası evrendeki Dünya benzeri gezegenler arasındaki farklılıkları ortaya çıkarmamız ve bunları öğrenmemizdir.
أعتقد أن أحد المساعي المجيدة هنا خلال العقد أو العقدين القادمين هو دراسة التنوع الكامل

Bu topraklar çok yakında bölgenin yıllardan beri görmediği kadar görkemli, gürültülü, dans dolu düğününe ev sahipliği yapacak.
الأكثر شيطانية، المجد الشرب والرقص الزفاف لم يحتفل ابدا في هذا الجزء الضائع من العالم

Güçlü ve görkemli olarak, her daim egemenliğinde kalalım.
لأن لك الملك و القوة و المجد الي الأبد امين

Bu iki özel insanın bir araya gelmesine şahit olacağımız o görkemli an neredeyse geldi.
لقد وصلنا إلى لحظة مجيدة .. حيث سنجمع بين شخصين مميزين

Ne görkemli bir geçit töreniydi! Geçit koordinatörlerini alkışlayalım!
يا له من استعراض مجيد فلنسمع التصفيق لمنسّقي الاستعراض

Yarışı kim kazanacak, ve görkemli kupayı eve kim götürecek?
من سيربح السباق ويأخذ معه الكأس المذهلة ؟

Bir Xmas gecesi, tüm geceler içinde en görkemli ola--
و في عشية عيد الميلاد أكثر ليلة روعة في...

görkemli, deneme uçuşlarına hazır.
مركبة "إكسلسيور"، جاهزة للتشغيل التجريبيّ.

Bu olay Darling'lerin geriye çekilerek Manhattan'daki görkemli evlerinde inzivaya çekilmelerine yol açtı.
جاعلة الدارلينغ يعودون إلى قصرهم في حالة من الفوضى، في بيتهم الفخم في منهاتن حيث بقوا في عزلة من الناس.

Onlar atmosferimizin görkemli mimarisinin bir dışavurumu.
وهي تعبر عن الفن المعماري المهيب الذي يمتاز به الغلاف الجوي.

Küçük Yaka'nın işlerini şu sıralar görkemli George yürütüyor.
...في البداية جورجيس جورج)، يـُدير أعمال) ! ياكا) الصغير الآن)

Bu oldukça prestijli bir iş uzun ve görkemli bir geleneği var.
انه خط مهيب للعمل مع تقليد عظيم قديم

Derin sırt dekoltesi kesinlikle görkemli görünüyor.
بفتحة ظهر طويلة وهي مهيبة بشكل مطلق

- Kalenin en görkemli yerinde bir Fransızı bekliyoruz
لقد اخذ اكثر القلاع فخامه فى جميع انحاء فرنسا

Giriş için daha görkemli, gizemli, tantanalı bir şey uzun fragmanlar için de bir jenerik müziği.
شيئاً فخماً وغامض بدخول هذه الموسيقى العسكرية أريد عزفناً طويلاً