"görme engelli" - Traduction Turc en Arabe

    • البصر
        
    • مصابون بالعمى
        
    • المبصرين
        
    • المكفوفين
        
    Resimleri anlama ve dil üretmeyi anlama üzerine inşa edilmiş olan teknoloji görme engelli insanların görsel dünyaya daha iyi ulaşmalarına yardım eden teknolojiye evriliyor. TED التكنولوجيا مبنية على فهم الصور و إخراج اللغة، تتطور التكنولوجيا التي تساعد الناس الذين يعانون من ضعف البصر لتكون اكثر قدرة على الوصول للعالم المرئي.
    Dünya genelinde 27 milyon insan görme engelli, ve 127 milyon kişi görme bozukluğundan şikayetçi. TED 37 مليون في أرجاء العالم هم من المكفوفين، و أيضا 127 مليون آخرين يعانون من تلف في البصر.
    Dünyada trahom yüzünden görme engelli ya da hiç göremeyen yaklaşık 2 milyon insan var. TED هناك حوالي مليونا شخص في العالم ممن أصيبوا بالعمى أو ضعف البصر بسبب التراخوما.
    tüm dünyada ise bundan çok daha fazla görme engelli, sarı nokta hastalığı gibi retina hastalıkları yüzünden görememekte ve onlar için yapılabilecek pek bir şey yok. TED وهناك اكثر من هذا بكثير حول العالم وهم مصابون بالعمى تبعاً لأمراض اصابت الشبكية من مثل التنكس البقعي و لا يوجد الكثير مما يمكننا القيام به حيالهم
    İster görme engelli, ister fiziksel engelli ya da henüz engelinizi keşfetmemiş olun, görürken edindiğim tecrübeye dayanarak bunun fevkalade bir şehir olduğunu söyleyebilirim, TED واستنادا إلى تجربتي المبصرين السابقة، هذا يبدو وكأنه مدينة باردة جداً، سواء كنت أعمى، عما إذا كانت لديك إعاقة، أو أن لم تكن قد وجدت لك تماما حتى الآن.
    Sonra fark etmeye başladım ki görünüşe göre görme engelli olmanın şehrin üzerinde daha olumlu bir etkisi varmış. TED ومن ثم بدأت أدرك بأنه بدا و كأنه المكفوفين بدو يملكون تأثير إيجابي على المدينة نفسها.
    Birçok duyma ve görme engelli yaşlı insan görüyorum. TED وأرى الكثير من المسنين وهم إما ضعاف السمع أو ضعاف البصر.
    Duygu-etkinleştirilmiş, giyilebilir gözlükler, görme engelli olan bireylere diğerlerinin yüzlerini okumada yardımcı olabilir ve otizm spektrumu olan bireylere duyguları anlamada yardımcı olabilir, bu onların gerçekten çok zorluk çektiği bir şey. TED نظرات قارئة للمشاعر ستساعد ضعاف البصر في التعرف على تعابير وجوه الآخرين، ويمكن أن تساعد مرضى التوحد تأويل المشاعر، وهو أمر يعانون منه كثيرا.
    görme engelli insanların internet erişimine sahip olmasına yardımcı olmak konusunda yoğun bir istek duydum ve web' i sentetik bir sese dönüştürmek için yollar buldum. ki bu kullanıcı arayüzünü oldukça basitleştiriyordu. TED كنت أود بشدة مساعدة فاقدي البصر على استخدام الإنترنت، وقد وجدت طُرُقًا لجعل شبكة الإنترنت في شكل صوت، الشيء الذي يبسط وبشكل كبيراستخدام الإنترنت.
    görme engelli insanların ise yaklaşık yüzde 10'u görsel halüsinasyonlara sahip. TED وحوالي 10% من ضعاف البصر تصيبهم هلاوس بصرية.
    Daha önce söylediğim gibi görme engelli insanların yaklaşık yüzde 10'u bu durumda. TED كما قلت قريبا من 10%، من ضعاف البصر تصيبهم تلك الهلاوس
    O da diğer görme engelli insanlar gibi değnek kullanabilir. Open Subtitles يجب أن تستند على عكاز مثل ضعاف البصر
    Almanya'da yaşayan bir kadının 10 senedir görme engelli olduğunu ve araştırmanın ardından kadında ÇKB tespit edildiğini yazmıştınız. Open Subtitles ومن ثم أحد الهويات في داخلها قد ساعدت حاسة البصر وفسرتي ذلك، أن أعصابها الخاصة بالنظر، قد نمت بسببِ إعتقادها بإمكانية أن ترى
    Dünya'da 39 milyon görme engelli insan var. TED هناك 39 مليون شخص في العالم مصابون بالعمى.
    Örneğin araştırmacılar görme engelli doğan kişilerin yüz ifadelerini inceledi, bu hipoteze göre eğer ifadeler evrenselse görebilen insanlarla aynı tepkiyi vereceklerdi. TED على سبيل المثال، الباحثون درسوا تعبيرات الوجه لدى الأشخاص الذين يولدون مكفوفين، مفترضين أنه إذا كانت التعبيرات كونية، فسوف تظهر بنفس الطريقة لدى الأشخاص المبصرين.
    Bilgisayarlar burada bulunanlarımızın ve tüm dünyanın yaşamını değiştirdi, ama bence biz görme engelli insanların yaşamını herhangi bir diğer gruptan daha fazla değiştirdi. TED أجهزة الكمبيوتر غيرت حياتنا نحن في هذه القاعة وفي جميع أنحاء العالم، ولكن أعتقد أنها غيرت حياة المكفوفين أكثر من أي مجموعة أخرى.
    dediğini hatırlayabiliyorum. Braille uyarlamacıları, gönüllü okuyucular ve tutkulu mucitlerin benim ve dünyanın her yerindeki görme engelli insanların okuma hayalinin gerçekleşmesine imkan sağladıkları aralarındaki bu etkileşimden çok memnunum. TED وأنا سعيد للغاية أن التفاعل بين ناسخي برايل والقراء المتطوعين والمخترعين المتحمسين ، سمح لحلم القراءة هذا أن يصبح حقيقة بالنسبة لي وبالنسبة للأشخاص المكفوفين في جميع أنحاء العالم.
    Bir grup ülkenin ve Dünya Görme Engelliler Birliği'nin sınır ötesi antlaşmasını destekleyen bir toplantı. Eğer kitaplar telif hakkı istisnası altında mevcutsa ve başka bir ülke telif hakkı istinasına sahipse bu kitapları sınır ötesine taşıyabilir ve özellikle gelişmekte olan ülkelerde okuyacak kitabı olmayan görme engelli insanlara hayat verebiliriz. TED إنها مجموعة من االدول إضافة إلى "الاتحاد العالمي للمكفوفين" تدعو ، إلى معاهدة عبرالحدود حيث أنه إذا كانت هناك الكتب المتاحة بموجب استثناء حقوق النشر و بلد آخر له استثناء حقوق النشر، يمكن نقل تلك الكتب عبر الحدود وإحياء الناس ، لا سيما في البلدان النامية، حيت المكفوفين ليس لديهم الكتب لقراءتها.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus