George, belki beni artik o kadar çok görmek istemiyorsun. öyle mi? | Open Subtitles | جورج، ربما لا تريد رؤيتي كثيراً. أليس كذلك؟ |
Biliyorum beni görmek istemiyorsun ama o oklar ile ilgili araştırmamı bitirdim. | Open Subtitles | حستاً، أعرف أنك لا تريد رؤيتي الآن لكنني أنهيت بحثي عن تلك السهام |
Jack amcamı görmüş olurduk, hepsi bu. Jack amcanı görmek istemiyorsun. | Open Subtitles | ـ ونرى العم جاك هذا كل شيء ـ أنت لا تريد رؤية العم جاك |
Gerçekte ne olduğunu görmek istemiyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تريد رؤية نفسك للذي أنت حقا. |
Beni de görmek istemiyorsun öyleyse! | Open Subtitles | أنتِ إذن لا تريدينني هنا أيضاً! |
Beni etrafında görmek istemiyorsun. | Open Subtitles | لا تريدينني في الأرجاء |
Neden küçük oğlanı görmek istemiyorsun? | Open Subtitles | لما لا تريد أن ترى أبنك الصغير؟ |
Tamam, beni görmek istemiyorsun. | Open Subtitles | حسناً، أعرف أنكِ لا تريدين رؤيتي الآن |
Beni görmek istemiyorsun, bana bakmak dokunmak istemiyor musun? | Open Subtitles | الا تريد رؤيتي , مقابلتي او حتي لمسي؟ |
Belki beni hiç görmek istemiyorsun. | Open Subtitles | ربما لا تريد رؤيتي مطلقاً |
Bu yüzden beni görmek istemiyorsun. | Open Subtitles | لهذا السبب لا تريد رؤيتي |
- Artık beni görmek istemiyorsun. - Hayır. | Open Subtitles | -لم تعد تريد رؤيتي مجدداً |
Çünkü yaptığın şeyleri görmek istemiyorsun. | Open Subtitles | لأنك لا تريد رؤية ماالذي عملته |
İnsanların ölmesini görmek istemiyorsun, değil mi? | Open Subtitles | لا تريد رؤية الناس تموت؟ |
Yani kardeşini bir daha görmek istemiyorsun? | Open Subtitles | كلا، لا علاقة لهم بـ (الزعيم) - إذاً، أنت لا تريد رؤية أخيك مجدداً - |
Beni etrafında görmek istemiyorsun. | Open Subtitles | لا تريدينني في الأرجاء |
Beni St.Clare'in yakınlarında görmek istemiyorsun; | Open Subtitles | (لا تريدينني بالقرب من (سانت كلير |
Biliyorum beni görmek istemiyorsun. | Open Subtitles | أنا أعلم أنك لا تريد أن ترى لي، |
Beni görmek istemiyorsun. | Open Subtitles | إن كنت لا تريدين رؤيتي |