Böyle habersiz gelmek istemezdim ama sana bunu göstermeliyim Frasier. | Open Subtitles | آسفة لتطفلي هكذا لكن لابد أن أريك هذا يافرايرز |
Size bir şey göstermeliyim. Bence bu buradaki etkiniz hakkındaki... —...düşüncelerinizi değiştirecek. | Open Subtitles | يجب أن أريك شيئاً، أظنّ أنه سيغيّر شعورك حيال تأثيركم هنا |
İşte, gazetede gördüğüm bir şeyi mutlaka size göstermeliyim. | Open Subtitles | حسنا هناك شيء احتاج ان اريك ايها في الجريده |
Sonuncusu bence çok daha havalı ve kesinlikle bunu göstermeliyim. Şok cihazı ya da arabalar kadar uykunuzu kaçıracak bir şey değil ama bu da hangi tuşlara basıldığını çalıyor. | TED | الأمر الأخير وجدته رائعاً جداً، جداً، وعلي بالفعل أن أريه لكم، إنه في الغالب ليس شيئاً ستصابون بالأرق بسببه مثل السيارات أو منظمات ضربات القلب، لكن هو سرقة ضربات المفاتيح. |
- evet. sen sadece içeriyi gördün, sana mahzeni göstermeliyim. | Open Subtitles | لقد رأيتِ الداخل فحسب بوسعي أن أريكِ المتاهة. |
Şerif'e olan bağlılığımı kanıtlamalıyım, onu koruyabileceğimi göstermeliyim. | Open Subtitles | أحتاج لإثبات ولائي إلى عمدة البلدة أريها بأنّه يمكنني أن أحميها |
Fakat hızlıca olması gerekiyor, çünkü yargıçlar benim performansımı onaylamak için varlar; Onlara fiziksel durumumun iyi olduğunu göstermeliyim. | TED | رغم ذلك، يجب أن يمرّ هذا بسرعة، لأن الحكّام أمامي، وهم هنا لتأكيد أدائي. يجب أن أظهر سلامتي الجسدية الكاملة. |
Tamam ama önce sana bir Vine göstermeliyim. | Open Subtitles | حسنًا، لكن أولاً عليّ أن أريك مقطع على موقع فاين. |
Sana Mildred'in içini göstermeliyim. | Open Subtitles | على أن أريك ما يوجد داخل ميلدريد. |
Belki de size referanslarımızı göstermeliyim. | Open Subtitles | ربما من الأفضل أن أريك الأسانيد |
Sana bir ara yeni resimlerimi göstermeliyim. | Open Subtitles | على أن أريك لوحاتى الجديدة فى وقت من الأوقات . |
Davayı başsavcıya devretmeden önce, sana bir şey göstermeliyim. | Open Subtitles | أعرف أنك تميل لـ " برناردو " بهذه الجريمة لكن قبل أن تمرر القضية للمحامي أريد أن أريك شيئاً |
Sanırım size soğuk içkileri karıştırmak için kullandığımız blendırı göstermeliyim. | Open Subtitles | اعتقد انني اريد ان اريك الخلاط هنا للكوكتيلات |
Sana bir şey göstermeliyim. Otur, otur, otur. | Open Subtitles | اريد ان اريك شيئا حسنا اجلس اجلس اجلس |
Bunu ona göstermeliyim. Onunla konuşmam gerek. Bırakın beni! | Open Subtitles | أريد أن أريه هذا أريد التكلم معه، أتركني |
Büyükbabamın içini rahatlatmak istiyorsam ona vücudumun iyi durumda olduğunu göstermeliyim. | Open Subtitles | انه بسبب أنني اذا أردت أن أجعل جدي يطمئن يجب أن أريه بأن جسمي بخير |
Bunu sana göstermeliyim. Gerçekten süper. | Open Subtitles | ،يجب أن أريكِ هذه إنها رائعة جداً |
Onun yapabildiği her şeyi yapabileceğimi ona göstermeliyim. | Open Subtitles | علي أن أريها ان بوسعي ان أخذ كل ما لديها |
Bir şekilde minnettarlığımı göstermeliyim. | Open Subtitles | حسناً , يجب أن أظهر إمتناني بشكل أو باَخر |
Ama önce size bir şey göstermeliyim. | Open Subtitles | ولكن أوّلاً يجب أن أريكَ شيئاً |
Polis geldiğinde onlara gerçek bir şişlik göstermeliyim. | Open Subtitles | عندما تأتى قوات الشرطة لابد أن أريهم نتوءً حقيقياً |
Siparişimi al. Kitap kulübüme göstermeliyim. | Open Subtitles | توليّ أمر طلباتي، عليّ أن أري هذا لنادي الكتاب. |
Bir iki gün daha Mumbai'de kalıp yeni Şef'e mutfağı göstermeliyim. | Open Subtitles | عليّ البقاء لعدة أيام في مومباي حتى أُري الطاهي الجديد المطبخ |
Otur, bunu sana göstermeliyim. | Open Subtitles | اجلسي، دعيني أُريكِ هذا |
Şimdi onlara, onsuz da güçlü olduğumu göstermeliyim. | Open Subtitles | {\pos(190,210)}والآن سأريهم أنّي بالقوّة نفسها مِنْ دونها |