Bu aptallar beni durdurmaya çalıştığında, bir akrabamı eve götürüyordum. | Open Subtitles | كنت أنقل نسيبى للمنزل عندما أوقفنى هذان الغبيان |
Hastaneye çiçek hastalığı aşılarını götürüyordum. | Open Subtitles | كنت أنقل اللقاحات لفيروس الجدري إلى المستشفى |
Çocukları, burunları kan içinde hastaneye götürüyordum. | Open Subtitles | كنت أنقل الأولاد إلىالمستشفى... ومعهم مناشف مخضبة بالدماء ... التي تنزف من أنوفهم |
Tekstil kralının karısına zümrüt küpeler götürüyordum. | Open Subtitles | أجل، كنت أوصل قرطين من الزمرد للسيدة زوجة الرجل الهام |
Eski eşimi bir partiden eve götürüyordum. | Open Subtitles | كنت أوصل زوجتي السابقة إلى المنزل من حفلة |
Ben çocukları eve götürüyordum. Arka koltuğa ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | كنت آخذ الأولاد للمنزل وكنت أحتاج مقعداَ خلفياَ |
Aktrisi Los Angeles'a götürüyordum. | Open Subtitles | كنت آخذ الممثلة إلى لوس أنجليس |
Bunu L.A.'e götürüyordum ufak bir kaza geçirdik. | Open Subtitles | (كنت أنقل هذه الفتاة إلى (لوس انجيلوس لكن، وقع حادث صغير لنا |
Sonra bir gün, seçimden sonra, çocuklarımı okula götürüyordum ve küçük oğlum, ortada hiçbir şey yokken "Anne, Trump'a oy veren tanıdığımız hiç kimse yok, değil mi?" | TED | ثم بعد يوم واحد، من الانتخابات، عندما كنت أوصل أبنائي إلى المدرسة، قال ابني الأصغر فجأة: "أمي، نحن لا نعرف أي شخص صوَّت لـترامب، أليس كذلك؟" |
Yaşayan insanları fırınlara götürüyordum! | Open Subtitles | كنت أوصل للناس للمحرقة |
Teslimat götürüyordum. | Open Subtitles | كلا كنت أوصل طلبية وتوقفت |
Reverie kampındaki mahkumlar için yemek götürüyordum. | Open Subtitles | كنت آخذ المخبوزات للسجناء في معسكر (ريفري)... |
Şeyleri götürüyordum... | Open Subtitles | كنت آخذ... |