"götürüyorlar" - Traduction Turc en Arabe

    • يأخذون
        
    • يأخذونه
        
    • ينقلون
        
    • يأخذونها
        
    • يأخذونا
        
    • سيأخذون
        
    • اخذوا
        
    • أخذوها
        
    • سيأخذونه
        
    • يحركون
        
    • ينقلونه
        
    • يأخذوك
        
    • يأخذونك
        
    • سيأخذونها
        
    • أنهم يأخذنها إلى
        
    Bir şey inşa etmiyorlar. Bu hayvanları buradan götürüyorlar. Open Subtitles لن يشيدوا شيئا إنهم يأخذون هذه الحيوانات من هنا
    İngilizler nereye giderlerse gitsinler, kendi sistemlerini götürüyorlar. Open Subtitles الانكليز يأخذون معهم نظام الطبقات اينما ذهبو.
    O çocuk hırsızları, çocuklarımızı alıp Kuzey'e götürüyorlar. Open Subtitles خاطفوا الأطفال. انهم يأخذون اطفالنا إلى الشمال.
    Simon! Onu götürüyorlar. Open Subtitles سايمون ، إنهم يأخذونه بعيدا ما الذي يحدث؟
    Burada olduğumuzu biliyorlar. Başkanı kilitleme yerine götürüyorlar. Bulun onu. Open Subtitles يعلمون بأننا هنا إنهم ينقلون الرئيسة للغرفة الاَمنة.
    Dizüstü bilgisayarlarını eve götürüyorlar. TED أنهم يملكون كمبيوترات محمولة. يأخذونها الى البيت.
    Naziler gelip doğdukları zaman yavruları annelerinden alıp uzaklara mı götürüyorlar? Open Subtitles النازيون يدخلون فحسب و يأخذون الأطفال من أمهاتهم بعد ولادتهم
    İşlerine götürüyorlar, resim çekilip filmler yapıyorlar. Open Subtitles يأخذونهم إلى العمل يأخذون الصور معهم، يصنعون الأفلام عنهم
    Beni duyuyor musun? Yakaladıkları sentetikleri... ..Silo adından bir yere götürüyorlar. Open Subtitles يأخذون الناس الصناعيين الذين يأسرونهم إلى مكان يدعى الصومعة
    Naziler kaçıyor ama her şeyi yanlarında götürüyorlar bu yüzden ön cepheye olabildiğince yaklaşmalıyız. Open Subtitles النازيون هاربون و يأخذون كل شيء معهم يجب أن نقترب أكبر قدر ممكن من الجبهة
    - Zenciyi götürüyorlar. Open Subtitles انهم يأخذون الرجل الزنجى بعيداً
    - Zenciyi götürüyorlar. Open Subtitles انهم يأخذون الرجل الزنجى بعيداً
    Öldürdüğünüz adamı nereye götürüyorlar? Open Subtitles هذا الرجل الذى قتلته , الى أين يأخذونه ؟
    Çok şükür ki, onu ayrı yere götürüyorlar. Yoksa ben de senin yaptığın gibi bir cinayet işlerdim. Open Subtitles حمداً لله، سوف يأخذونه بعيداً عنّا وإلّا لكنتُ فعلت نفس الشيء الذي فعلته، قتل
    Babamı götürüyorlar, ve tüm ajanları üsse çağırıyorlar. Open Subtitles إنهم ينقلون أبى ويريد ان يعود كل العملاء للقاعدة
    Onu gelecekteki evine götürüyorlar! Open Subtitles إنهم يأخذونها إلى المنزل, إلى منزلك المستقبلى.
    - Neden hepimizi birden götürüyorlar? Open Subtitles -إذن، لمَ يأخذونا جميعاً؟ -ولماذا برأيك؟
    - Bu eşyaları yarın götürüyorlar. Open Subtitles سيأخذون كل هذه الأشياء بعيدا غداً صباحاً
    Ulusal Rezervler'deki altını istiyorlardı. Neredeyse hepsini aldılar ve götürüyorlar. Open Subtitles ماذا هناك ذهب في الاحتياطي الفيدرالي و قد اخذوا كمية كبيرة منه
    Monica'ya bağlanınca, onu alıp götürüyorlar. Open Subtitles وحالما تمكنت منه, أخذوها بعيداً
    Kategori 1'leri sabah 6'da götürüyorlar. Onu modüle götürecekler. Open Subtitles إنهم ينقلون الفئة الأولى في الساعة السادسة سيأخذونه للوحدة
    Curtis, rehinelerden birini daha götürüyorlar. Open Subtitles كيرتس إنهم يحركون واحداً أخر من الرهائن
    Şu anda onu kaldığı hücreden mahkemeye götürüyorlar. Open Subtitles إنهم ينقلونه من غرفة الحبس إلى قاعة المحكمة،
    - Baba! Seni neden götürüyorlar? Open Subtitles ‫أبى, الى اين يأخذوك.
    Sizi resim çekmeniz için izole bir gruba götürüyorlar. TED حيث يأخذونك إلى تلك القبائل لالتقاط الصور.
    Konferans odasına götürüyorlar. Open Subtitles سيأخذونها إلى غرفة الإجتماعات.
    Onu Nebraska, Lincoln'da hastaneye götürüyorlar. Open Subtitles أنهم يأخذنها إلى مشفي في (لينكولن) (نيبراسكا)

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus