Ben seni İngiltere'ye götürecektim ve şimdi sen beni götürüyorsun. | Open Subtitles | كنت سأخذك الي انجلترا والان أنت تأخذني اليها |
Bu gece, beni bu kokuşmuş kasabadan götürüyorsun! | Open Subtitles | سوف تأخذني . خارج هذه البلدة الكريه الليلة |
Baba, annemi gerçekten Atlantic City'ye mi götürüyorsun? | Open Subtitles | أبي, هل حقاً ستأخذ أمي إلى مدينة أطلانتيك؟ |
Bir dakika neden botlarını oteline götürüyorsun? | Open Subtitles | إنتظر , لماذا ستأخذ الحذاء الطويل للفندق؟ |
Jerry, beni İtalya'ya romantik bir geziye götürüyorsun, seni seviyorum. | Open Subtitles | جيري , انت ستأخذني في رحلة رومنسية الى ايطاليا , انا احبك |
Onu da yanında mı götürüyorsun? | Open Subtitles | ستأخذين هذا معكِ؟ عندما يتجاوز الزبائن حدودهم |
İşine geldi mi erken gönderiyorsun, ya da alıp götürüyorsun. | Open Subtitles | بعض الايام تجعلها تخرج مبكره , واحيان تأخذها لليله ويومان بعد العمل ؟ |
- Kızları okula sen götürüyorsun ben alıyorum. Bu adil, anlaşmamız böyleydi. | Open Subtitles | أنتي تأخذين البنات الى المدرسة وأنا أقلّهم منها, هذا عادل, وهذا إتفاقنا |
Beni nereye götürüyorsun bilemem ama içki yoksa Tanrı yardımcın olsun. | Open Subtitles | لا اعرف الى اين تأخذني ولكن الله يكون في عونك اذا كان لا يوجد شراب |
Parana kavuştuğundan beri beni hep Arcibaldvari olaylara götürüyorsun ki ben bunlara bayılıyorum. | Open Subtitles | وانت تأخذني الى الاماكن الخاصة براتشبيل التي أحبها. |
B, beni odama ikiz yatağıma ve oda arkadaşıma götürüyorsun. | Open Subtitles | ثانياً, تأخذني إلى المنزل لسرير المزدوج و شريكتي بالسكن |
Robert, Raymond'ı yanında mı götürüyorsun? | Open Subtitles | روبرت ستأخذ رايموند معك للعمل؟ |
Karımı nereye götürüyorsun profesör? | Open Subtitles | إلى أين ستأخذ زوجتي يا أُستاذ ؟ |
Hayır, Brandon'ı sen götürüyorsun sanıyordum. | Open Subtitles | لا، لقد ظننتكي أنتي من ستأخذ براندون |
Eğer 19 kazanırsa, bu gece beni dansa götürüyorsun. | Open Subtitles | إذا فاز الرقم 19 ستأخذني للرقص الليلة. |
Burada şimdi beni götürüyorsun? | Open Subtitles | إذاً, إلى أين ستأخذني الاَن أيها البطل؟ |
Kimliğini bırakıyorsun, anahtarları alıp, gayeni arabaya götürüyorsun. | Open Subtitles | ستتركين الهوية و ستأخذين المفاتيح ثم تسيرين مع الهدف إلى السيارة. |
O zaman onu niye binlerce kilometre uzağa götürüyorsun? | Open Subtitles | إذاً لماذا تأخذها ألاف الأميال بعيداً عني؟ |
Bir kızı olduğunu bilmemizi bile istemedi... ve sen daha ilk gün ona sormadan kızını alıp götürüyorsun. | Open Subtitles | لم ترد إخبارنا بأمر ابنتها من الأساس و فى أول يوم تأخذين ابنتها بدون استئذان |
Peki sen kimi götürüyorsun Joey, anneni mi? | Open Subtitles | لقد اصبح محبط حسنا يا جوي,من ستصطحب امك؟ |
Bütün bunları Bay Patrick'in evine mi... götürüyorsun? | Open Subtitles | هل ستأخد جميع لفافات الورق لمنزل السيد باتريك؟ |
Galaksi boyunca beni garip yerlere götürüyorsun ama yaptığımız o yolculukları hatırlatacak bir şeyim yok hiç. | Open Subtitles | ودوماً ما تصحبني لأماكن عجيبة عبر المجرات ولا أمتلك شيء لأتذكر هذه الرحلات بها 0 |
Özel birine şekerleme mi götürüyorsun? | Open Subtitles | تَأْخذُ الأشياء الجيدةَ إلى شخص ما بشكل خاص؟ |
Ama o salak işini bitirir bitirmez bizi eve götürüyorsun. | Open Subtitles | ولكن عندما تنتهي من شُغلك الغبي سوف تُرجعنا للمنزل |
Ne oldu, oğlum? Nereye götürüyorsun... | Open Subtitles | إلي أين تقودني يا ولدي. |
Sen yakalamadın ama sen götürüyorsun. | Open Subtitles | لانني سوف آخذك معي سوف تاخذني معك |
Yanında sadece bunları mı götürüyorsun? | Open Subtitles | -أهذا كل ما ستأخذه معه؟ |
Bölüm sorumlularını yanında götürüyorsun. Allah bilir onlar da kimleri götürüyordur yanlarında? | Open Subtitles | أنت تأخذ مدراء الأقسام. |