"götürmüştü" - Traduction Turc en Arabe

    • أخذني
        
    • أخذتني
        
    • اصطحبني
        
    • اخذتني
        
    • أخذاني
        
    • أخذوني
        
    • أصطحبني
        
    • لقد كان يحضر
        
    • أخذتنا
        
    • أخذنى
        
    • اخذنى
        
    • اخذني
        
    • اصطحبنا
        
    18. yaş günümdü, babam ölmeden önceydi, beni şu piyano barlarından birine götürmüştü. Open Subtitles في عيد ميلادي الـ 18 وقبل وفاة والدي أخذني إلى حانة البيانو تلك
    Şanslısın evlat. Babam beni sadece Chuck E. Cheese'e götürmüştü. Open Subtitles أنت محظوظ ، يا فتى والدي أخذني لتناول الهامبرغر فقط.
    Beni bir keresinde bir futbol maçına götürmüştü. Open Subtitles حسناً , لقد أخذني لمباراة كرة قدم ذات مرة
    Beni alışverişe götürmüştü ve onu bir daha hiç göremedim. Open Subtitles أخذتني إلى المركز التجاري ولم أرها ثانية منذ ذلك الحين
    Bir akşam da, işten döndükten sonra beni mağazaya götürmüştü sadece ikimiz ve bana ilk saatimi almıştı. Open Subtitles وأتذكر، ذات ليلة بعد إنتهاء العمل اصطحبني إلى المتجر فقط أنا وهو
    Rachel beni bir bara götürmüştü orada. Open Subtitles لندن ؟ نعم ، ان هناك حانة صغيرة اخذتني اليها راتشيل
    Bir düşüneyim, hatırladığım kadarıyla baban Eski Majestik'te bu filmi izlemeye götürmüştü beni. Open Subtitles حسناً لنر، حسب ما أذكر، أخذني والدك لرؤية القصر الملكي القديم.
    40'ıma bastığımda, Roberto beni şık bir restauranta götürmüştü. Open Subtitles اليوم الذي بلغت فيه 40 سنة, روبرتو أخذني إلى مطعم فخم
    Altı yaşındayken, babam beni pikniğe götürmüştü. Open Subtitles حسناً, عندما كنت في السادسة أبي أخذني في نزهة
    Çocukken... babam beni Raleigh'e, David Thompson'ı seyretmeye götürmüştü. Open Subtitles عندما كنت طفلا , أخذني ابي الي الرالي لكي أري دايفيد طومبسون يلعب
    Bir keresinde çok önemli bir toplantısı vardı... ama beni at binmeye götürmüştü. Open Subtitles كان عنده إجتماع هام جدا ذات يوم و بدلا من حضوره أخذني لركوب الخيل
    Her şey çocukken başladı. Ailem beni pikniğe götürmüştü. Open Subtitles حصل ذلك في صغري عندما أخذني والداي في نزهة
    İlk mülteci kampı ziyaretime, ben sekiz yaşındayken götürmüştü. TED كان عمري 8 سنوات عندما أخذتني كي أزور معسكر اللاجئين الأول لي.
    Bir anımı hatırlattı. Küçükken annem beni o gösteriye götürmüştü. Open Subtitles ذكرتنى بيوم أخذتني أمي وأنا بنت صغيرة إلى إستعراض
    Lousie Teyze beni Wilson Çayırı'na uçurtma uçurmaya götürmüştü hani? Open Subtitles يوم أخذتني إلى ساعات " ويلسون " لأصنع طائرةً ورقية
    8 yaşımdayken babam beni New York'taki Blue Note stüdyosuna götürmüştü Marsden'i görmem için. Open Subtitles عندما كنت في الثامنه اصطحبني والدي الي حفل النوتة الزرقاء في نيويورك لرؤية مارسدين
    Evet, küçükken babam beni oraya götürmüştü. Open Subtitles نعم، والدي اصطحبني هناك عندما كنت أصغر سنا
    Üniversitedeyken oda arkadaşım beni maça götürmüştü. Open Subtitles عندما كنت في BCU، زميلتي في السكن اخذتني للمباراة
    Ailem beni Quimixto'ya hizmet gezisine götürmüştü. Open Subtitles عندما أخذاني والدي في رحلة خدمة إلى كوميشتو
    Dört yaşındayken, biyolojik ailem beni lunaparka götürmüştü. Open Subtitles عندما كنتُ في الرابعة والداي البيولوجيان أخذوني إلى المنتزه
    Bei Vegas'a götürmüştü, bana bir fahişe tutmuştu. Open Subtitles أصطحبني إلى "فيغاس" و أبتاع لي غاوية
    Victor'a mal götürmüştü. Open Subtitles لقد كان يحضر بعض الأشياء لـ(فيكتور) ثم...
    Annem, babamla ayrıldıktan sonra bizi Kanarya Adaları'na götürmüştü. Open Subtitles أخذتنا أمي إلى جزر الكناري مباشرة بعد أن انفصلت عن أبي
    Hayır, lisedeyken Rick Beck beni parking'e götürmüştü. Open Subtitles ولا فى الثانويه . ريك بيك أخذنى فى السياره انت تفهم قصدى
    Bir keresinde beni götürmüştü, bu taraftan. Open Subtitles لقد اخذنى هناك مرة، انها من هذا الطريق
    Gidişimden birkaç gün önce veda etmek için, beni en sevdiğimiz dalış bölgesine götürmüştü. Open Subtitles قبل بضع أيامٍ من موعد مُغادرتي، اخذني إلى موقع غطسنا المُفضّل ليودّعني.
    Çünkü bir Pazar günü bizi alıp iş yerine götürmüştü. Open Subtitles لأننى أتذكر أنه قد اصطحبنا يوم الأحد لرؤية الماكينات

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus