"gözetmen" - Traduction Turc en Arabe

• المراقب
• مراقب
• المُشرف
• مُرافق
• مشرفاً
• كوصي
• اشراف

Avcı için iki puan. Gözetmen hala puan alamadı.
نقطتان للمُبيدة بينما المراقب لم يحرز أيّ شئ

Son birkaç yüzyılı kapsayan Gözetmen günlüklerini düzenliyorum.
كنت أفهرس مفكرات المراقب التى تغطى القرنين الأخيرين

Buna neden olan şey ise "Gözetmen" kelimesi oldu.
و ما كان باعثًا على هذا هو كلمة "مراقب."

Tam şurada, senin Gözetmen öğretmen olacağın yazıyor.
مدون هنا أنك أستاذ مراقب

Gözetmen ajan Abbott'ı arıyordum.
-ابحث عن العميل المُشرف (آبوت ).

Bir Gözetmen gönder.
. أرسلهم مع مُرافق

Ve bir Gözetmen olarak kendini daha değerli hissedebilirsin.
وكلما بقيتَ مشرفاً لمدة أطول، كلما زادت قيمتك

Neden olmasın, zaten Gözetmen sizsiniz
لماذا لا؟ بعد كل شيء , كنت كوصي.

En fazla elde edebileceğin mahkemenin atadığı Gözetmen kontrolünde ayda bir kaç saat.
بضع ساعات في الشهر هو أقصى مايمكنك أن تتطلعي اليه تحت اشراف وكيل يتم تعيينه من المحكمة على الأرجح

Sınanmak kolay değildir. Hem avcı hem de Gözetmen için.
ليس الـ " كروسيامينتم " سهلا بالنسبة للمبيدة أو المراقب

Çok teşekkür ederim. Bir Gözetmen bulup hemen döneceğim.
شكراً جزيلاً لك سأعود مع المراقب قريباً

- Gözetmen sensin. Ben sadece işçiyim.
-أنت المراقب ، أنا فقط أعمل هنا

Gözetmen kuzusu!
الحيوان المراقب اللطيف

Species, Herkes'te bir Gözetmen gibi çalışmış.
"سبيسس) عمل كنوع من مراقب القاعات لـ"الجميع

Giles, Gözetmen ve kütüphaneci olmak mesele değil.
(جايلز), إنه شىء واحد سيون مراقب

O Gözetmen değil.
أنه ليس مراقب.

Bence çok iyi bir Gözetmen olursun.
أظن أنكَ ستكون مشرفاً جيداً

Sen buradasın, Gözetmen, yani... Ben gidiyorum.
أنت هنا و ذلك يعد اشراف لذا سأذهب من هنا