10 yaşında sarışın, badem gözlüydü. | Open Subtitles | كان عمره 10 سنوات أشقر الشعر ذا عينين كاللوز |
Ortalama boyda, mavi gözlüydü. | Open Subtitles | كان قامته متوسّطة ويمتلك عينين زرقاوتين. |
Oraya vardık ve fark ettiğim ilk şeylerden biri, diğer çocukların saçlarının sarı rengin tonları olmasıydı ve çoğu mavi gözlüydü. | TED | وصلنا هناك وكان أول شيء لاحظته أن شعر الأطفال الآخرين كان له عدة درجات من اللون الأشقر ومعظمهم كانوا بعيون زرقاء |
Aynı zamanda erken yazmaya başladım. Yaklaşık yedi yaşında, zavallı annemin okumak zorunda kaldığı, kurşun ve boya kalemleriyle çizilmiş desenlerle bezeli hikayeleri yazmaya başladığımda, okuduğum hikayelerin aynılarını yazıyordum. Bütün karakterlerim, beyaz tenli ve mavi gözlüydü. Karda oynuyorlardı. Elma yiyorlardı. (Gülme sesleri) Ve hava durumu hakkında çok konuşuyor, güneşin çıkmış olması ne kadar hoş, diyorlardı. | TED | وكنت أيضا كاتبة في وقت مبكر وعندما بدأت الكتابة، في حوالي سن السابعة، قصص بقلم الرصاص مع رسوم توضيحية التي كان لزاماً على والدتي المسكينة قراءتها، كتب بالضبط مثل نوع القصص التي كنت أقرؤها. كل شخصياتي كانت بيضاء بعيون زرقاء. لقد لعبوا في الثلج. وأكلوا التفاح. (ضحك) وتحدثوا كثيراً عن الطقس، كيف أنه كان لطيفاً أن الشمس ظهرت. |