çevrede gübreler, fosfor ve nitrojeni ikiye katlamadan daha fazlasına sahipler | TED | الأسمدة زادت من الفوسفور والنيتروجين بالبيئة لأكثر من الضعف. |
Yonca ve kabayonca ekmeyi bıraktık. Bunlar topraktaki nitrojeni sabitleyen doğal gübrelerdir ama bunun yerine sentetik gübreler kullanmaya başladık. | TED | كالبرسيم والفِصْفِصَة، التي تعتبر كأسمدة طبيعية تعزز النيتروجين بالتربة، وبدلا من ذلك بدأنا باستخدام الأسمدة الصناعية. |
Suni gübreler, nitratlar, zirai ilaçlar koyuyorlar. Ekinlerin büyümesini takviye etmek için her türlü şeyi koyuyorlar. Fakat, bunların bazı olumsuz etkileri var. | TED | يضعون الأسمدة والنترات والمبيدات الحشرية، مختلف الأشياء التي تزيد من نمو المحاصيل، لكن لها بعض التأثيرات السلبية. |
Yeşil devrim, tüm bu yapay nitrojen gübreler, çok fazlasını kullandık. | TED | الثورة الخضراء جميع نيتروجين السماد الصناعي, الذي نستخدمه بشكل كبير جدا |
Üç gübre kutusu -- haftada yaklaşık 70 kilo çiğ sebze atığı kadar kullanıyor -- oldukça iyi, harika gübreler yaratıyor. | TED | ثلاث صناديق من السماد -- تنتج من حوالي 70 كيلو من مخلفات الخضروات النيئة في الاسبوع -- حقاً جيد، تصنع سماداً رائعاً. |
gübreler bomba yapımında kullanılabilir. Sen de özel birimde olduğuna göre... | Open Subtitles | السماد يمكن أن يستخدم لصنع قنابل وأنت من فرقة مكافحة العصابة ، لذا... |
Sırada bir diğer petrokimyasal buluş suni gübreler vardı. | Open Subtitles | ومن بعدها تأتي الأسمدة الإكتشاف الجديد للبتروكيماويات |
Kimyasal gübreler suyu kahverengine çeviriyor. | Open Subtitles | الأسمدة الكيميائية تحوّل المياه للون البنيّ. |
Fakat azotlu gübreler, yerli mahsuller üzerinde pek işe yaramadı, uyum problemi vardı. | Open Subtitles | ولكن الأسمدة النيتروجينية أنها لا تعمل بشكل جيد مع المحاصيل الأصلية. هناك مشكلة السكن. |
Suni gübreler doğalgazdan elde edilir. | Open Subtitles | الأسمدة تُصنع من الغاز الطبيعي، |
gübreler ve dikenler. | Open Subtitles | ومن الأسمدة والأشواك. |
Bu arada Velutha, Ammu ile ilişkisini ve ikizlerle arkadaşlığını, sadece aileleri için çalışmasıyla değil, aynı zamanda Indira Ghandi’nin “Yeşil Devrim”ine karşı tomurcuklanan komünist karşıtı harekete üyeliği sayesinde dengeledi. 1960'larda yanıltıcı ismiyle “Yeşil Devrim”, Hindistan'ı nehir setleri, kimyasal gübreler ve böcek ilaçları ile tanıştırdı. | TED | في الوقت نفسه، يوازن فيلوثا علاقته مع آمو وصداقته مع التوأم، ليس فقط مع وظيفته لعائلته، ولكن أيضًا مع عضويته في حركة شيوعية مناهضة لما يسمى "الثورة الخضراء" لإنديرا غاندي. في ستينيات القرن الماضي، أدخلت "الثورة الخضراء" المضللة الأسمدة الكيماوية والمبيدات الحشرية وسدود الأنهار إلى الهند. |
gübreler hidroklorik asitle yapılır. | Open Subtitles | السماد مصنوع من حامض الهيدروكلوريك. |