"gümüşün" - Traduction Turc en Arabe

    • الفضة
        
    • للفضة
        
    • الفضّة
        
    • للفضّة
        
    • جيوفروي
        
    Kıyamet için o kadar sabırsızdın ki kandaki gümüşün kokusunu dahi almadın. Open Subtitles كنت متشوقة لإعادة انشاء لدرجة انك لم تشمِ رائحة الفضة في الدم
    Evet ama gümüşün içine hapsedilip iletişim gücü kutunun içinde kurşun tarafından bastırılırsa o zaman gerçekten güçsüz olur. Open Subtitles أجل، لكن إذا ما تم أحتوائه بإستخدام الفضة وقوتهة الأنتقالية فُصلت بأستخدام الرصاص داخل الصندوق حينها سيصبح بلا قوة.
    Onun gibileri tanıyorsam, ki tanıyorum artık altına sahip olduğuna göre, gümüşün peşine düşecektir. Open Subtitles وإذا كنت أعرف نوعها جيداً .. وبما أنها قد حصلت على الذهب فإنها سوف تتوجه إلى الفضة ..
    Eğer size yükseleceğini söylüyorsam, yükselir. Size gümüşün değerinin düşeceğini söylemiştim. Open Subtitles أخبرتك أنّه سيرتفع وسيهبط أخبرتك أنّ الفضّة ستهبط
    20 yıldır gümüşün değeri düştü. Open Subtitles خلال العشرين سنة الأخيرة قمة الفضة انخفت جداً
    Hayır, ama birkaçı gümüşün işe yarayabileceğini söylüyor. Open Subtitles هل هناك أي شئ مشترك؟ لا ، لكن البعض ذكر أن الفضة قد تنفع
    Kurt adamları gümüşün değil bir ailenin öldürmesi. Open Subtitles لأن معدن الفضة ليس مسؤلاً عن قتل المذئوبين، بل العائلة
    Sahibim, gümüşün anneye değil, bebeğin sahibine verildiğini bilmenizi istiyor. Open Subtitles مولاي يريدكِ أن تعرفين أن الفضة تُدفع لصاحب الطفل و ليس أمه.
    Benim için bu kıymetli gümüşün yayılma şekli Güney Amerika'yı ve kanlı tarihini şekillendiren temel bir süreci meydana çıkarıyor. Open Subtitles و بالنسبة لي ، طريقة وجود تلك الفضة يشكف عملية أساسية قد شكلت أمريكا الجنوبية و تاريخها الدموي
    Kurt adamları gümüşün değil bir ailenin öldürmesi. Open Subtitles لأن معدن الفضة ليس مسؤلاً عن قتل المذئوبين، بل العائلة
    Bazı diğer efsanelerde gümüşün, kurşun kadar uygun olmadığı söylenmesine rağmen. Open Subtitles بالرغم مما تقوله بعض الأساطير، فإن الفضة ليست دقيقة في التصويب كالرصاص.
    gümüşün bakterilerdeki sülfür bağlarına etki ettiği bilinir. Open Subtitles من المعروف بأن الفضة يتعارض مع روابط الكبريت في البكتيريا
    gümüşün bakterilerdeki sülfür bağlarına etki ettiği bilinir. Open Subtitles عُرفت الفضة بتعارضها مع الروابط الكبريتية
    Bu görüntü gümüşün, gümüş tuz levha üzerinde etkileşimi ile oluştu. Open Subtitles يتم إلتقاط الصورة بإستخدام طلاء من أملاح الفضة
    Transfer işlerini almıştım, ama durumu bakarsak, gümüşün bu beyefendinin denetimine girdiği anlaşılıyor. Open Subtitles لكنني قررت تأمين الفضة بيد شخص أخر
    Oh, kardeşim, bu kasabada gümüşün kokusunu duyuyorum. Open Subtitles أخي. بإمكانك شم رائحة الفضة بهذه البلدة
    Cellini gümüşün gücünü iyi bilir. Open Subtitles بينفينيتو شيليني فهم ماهية الفضة
    - Şimdi tek yapmamız gereken, gümüşün içine girmesini sağlamak. Open Subtitles و الآن كلّ ما علينا فعله هو أنْ ندخل الفضّة فيه
    gümüşün babası çok zengin ve ona her istediğini alıyor. Open Subtitles والد (جيوفروي) غني جداً ، ويشتري له ما يريد.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus