Annem her gece çok yorgun olurdu ama yine de birbirimize günümüzün nasıl geçtiğini anlatır, büyükannemin evde dolaşırken çıkardığı sesleri dinlerdik. | TED | كانت أمي مُنهكة في كل ليلة لكننا نخبر بعضنا البعض عن يومنا ونستمع لتحركات جدتي في ارجاء المنزل |
Ama o benim kardeşim, yani biz günümüzün nasıI geçtiğini birbirimize anlatırız. | Open Subtitles | لكنه اخي, لذلك نحكي لبعضنا البعض عن كيف جرى يومنا |
Bu mutlu günümüzün talihsizlik ve trajediyle bozulmasını istemeyiz, değil mi? | Open Subtitles | لا نريد يومنا السعيد أن يتلوث بسوء الحظ و المأساة، أليس كذلك؟ |
Tütün, günümüzün en büyük küresel sorunlarından biri ve çoğumuz bu soruna farkında olmadan ortak olabiliyoruz. | TED | التبغ هو واحد من أكثر القضايا العالمية الملحة في وقتنا ومعظمنا متواطيء في هذه المشكلة أكثر مما قد يدرك. |
STEM'deki beyaz olmayan kadınlar, günümüzün en zor ve en heyecan verici sosyo-teknolojik meselelerinden bazılarında bulunmaktadırlar. | TED | تتولى النساء ذوات البشرة الملونة في المجال العلمي بعض القضايا الإجتماعية والتكنولوجيا الأكثر صعوبة وإثارة في عصرنا. |
günümüzün kraliçesi yine kapak olmuş. | Open Subtitles | ريفينغتون كوكو ريفينغتون روكفيلير _BAR__BAR_ |
günümüzün altını mobil dünyanın kendisidir ve mobil dünya bütün bunları mümkün kılan unsurdur. | TED | ذهب اليوم هو الجوال، والجوال هو الذي يجعل كل هذا ممكنا. |
17. asır korsanlarından tutun da günümüzün uyuşturucu kaçakçılarına kadar herkesin Karayipler'i üs edinmesinin bariz nedenleri vardır. | Open Subtitles | يوجد سبب يجعل جميع قراصنة القرن السابع عشر حتى يومنا الحاضر ، مهربي المخدرات يعملون في الكاريبيان |
Bu özel günümüzün anısına bir fotoğraf çekmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن التقط صورة,تعرفين لتخليد يومنا الخاص |
Söylediğim gibi, bu yaptığın ile günümüzün en iyi öğretmeni olabilirsin. | Open Subtitles | كما أخبرتكم! لقد كان الجواب رائعاً, بإخبار رئيس المعلمين عن يومنا. |
Yani onu görebilirsin öpebilirsin, ona günümüzün nasıl geçtiğini anlatabilirsin Fraidyzoo kitabını okuduğumuzu anlatabilirsin bezinin babanın pantolonuna sızdırdığını anlatabilirsin. | Open Subtitles | حتى نستطيع رؤيتها ونقبلها ونحدثها عن كيف كان يومنا |
Sadece, ilk günümüzün böyle geçeceğini beklemiyordum. | Open Subtitles | المسألة هي أنّي لمْ أتوقّع يومنا الأوّل هكذا |
Seksi ve ateşli zombiler olup günümüzün içine etmesinler. | Open Subtitles | لا يمكن أن ندع المثير والمثيرة يعودا للحياة ويفسدا يومنا |
Ama sanıyorum ki bu hala günümüzün en büyük insan hakları zulmü olmaya devam ediyor. | TED | ولكنني أعتقد أنها تظلّ واحدة من أقبح انتهاكات حقوق الإنسان في وقتنا هذا. |
Yeni bir ülkeye yerleştirme ve tamamlama günümüzün en zorlu mücadelelerinden biri. | TED | إن إعادة التوطين والإدماج في المجتمع واحدًا من أعظم تحديات في وقتنا الحاضر. |
İklim değişimi günümüzün en büyük problemi. | TED | التغير المناخي هو أكبر مشاكل وقتنا الحالي. |
Şimdi ise sosyal izolasyon günümüzün kamu sağlığı riski. | TED | الآن ، العزلة الإجتماعية هي أكبر خطرعلى الصحة العامة في عصرنا. |
Gelişen dünyaya içme suyu sağlamak günümüzün en acil meselelerinden biri. | Open Subtitles | المياه الصالحه للشرب في العالم النامي هي القضيه الأكثر الحاحا في عصرنا |
günümüzün kraliçesi yine kapak olmuş. | Open Subtitles | ريفينغتون |
Bugün farklı olan şey, günümüzün altınının mobil dünya olmasıdır. | TED | والفرق أن ذهب اليوم هو المحمول. |
Bu yüzden,günümüzün belirleyici kavgalardan birinin kişisel bilgiler üzerindeki kontrol için, büyük verinin gizlice bizi manipüle edecek bir güçtense özgürlük için bir güç olup olmayacağı için yapılacağına inanıyorum. | TED | فإذاً إنني أؤمن أن أحد النضالات الحاسمة في زمننا سوف يكون النضال من أجل التحكم بالمعلومات الشخصية، النضال حول إذا ما كانت البيانات الهائلة سوف تصبح قوة دافعة للحرية، بدلاً من أن تكون قوة تتلاعب بنا بالخفاء. |
Evlenmek istediğim bir kız var ve ben de, ne bileyim, günümüzün en iyi yazı işleri müdürüyle çalışmak istiyorum: | Open Subtitles | هناك فتاة أنوي الزواج منها، و... أعتقد، لا أعلم، إنّه مجرد حلم أحمق العمل مع أعظم المحررين بوقتنا هذا |