"güney'e" - Traduction Turc en Arabe

    • إلى الجنوب
        
    • للجنوب
        
    • الجنوب في
        
    Güney'e giriş yaparken problem yaşamazsınız. Open Subtitles لذا لن تواجه أي مشاكل بإدخالها إلى الجنوب
    Güney'e federal güçleri göndermek için hiçbir sebep göremiyorum. Open Subtitles لا أرى أي سبب مقنع كي أرسل قوات الإتحاد إلى الجنوب.
    Acaba Başkan Raiko'yu birlikleri Güney'e yardıma göndermesi için ikna edebilecek mi? Open Subtitles لكن هل ستكون قادرة على أقناع الرئيس رايكو لأرسال قوات إلى الجنوب ؟
    Asami'ye Meka-Tankları'nı Güney'e satması için yardım edecek, ve bu harika fikirle Korra, Open Subtitles , هو سيساعد آسامي ببيع دباباتها ميكا للجنوب وأتى بهذه الفكرة الرائعة لكورا
    Olamaz! Ne yapacağım? Bir an önce Güney'e kaçsanız iyi olur bayan. Open Subtitles من الأفضل أن تلجأي للجنوب بسرعة بعد إذنك يا سيدتي
    Yani ya oraya çıkarsın, ya da sen ve Gossie kıçınıza baka baka Güney'e geri dönersiniz. Open Subtitles فإما أن تذهب هناك أو ترحل أنت و جوسي عن هذا المكان و تعودوا للجنوب
    Asami ise Varrick ile riskli bir iş ortaklığına girmiş ve Unalaq'a karşı savaşlarında yardım etmek için meka-tanklarını Güney'e göndermiştir. Open Subtitles أسامي تقوم بمغامرة في مجال الأعمال مع فاريك و شحنتها لدبابات الميكا في طريقها لمساعدة الجنوب في الحرب ضد أنولاك
    Diyelim ki ben birlikleri Güney'e götürmüşüm, Open Subtitles حسنا , لنفترض بأنني أخذت الأسطول إلى الجنوب
    Ben Güney'e doğru gidiyorum, sinema da kasabanın diğer tarafında. Open Subtitles أنا ذاهب إلى الجنوب والفيلم الذى تريدين حضوره فى الجانب الأخر من المدينة، لذلك
    Dostu onun yerine ateş eder sonra delirir ve yoldaşlarını vurur ardından Güney'e kaçar. Open Subtitles لذا صديقه قامَ بإطلاق النار بدلًا منه، فـ جنّ جنونه ،وأطلقَ النار على رِفاقهِ ثُمَ لجأ إلى الجنوب.
    Güney'e gitmek için başkana ihtiyacımız yok ki. Open Subtitles نحن لانحتاج الرئيس ليذهب إلى الجنوب
    - Kimse beni Güney'e gönderemez. Open Subtitles كلا،،،لن يأخذني احد ما إلى الجنوب
    Hepsini Güney'e ihraç edeceğiz. Open Subtitles شنشحنهم إلى الجنوب
    Dünyanın en üst noktasındaki vatanını terk etti... ve Güney'e geldi... geri kalan herkesin yaşadığı yere. Open Subtitles "هكذا ترك وطنه الذي في أعلى الأرض" "و أتى إلى الجنوب..." "حيث يعيش بقيتنا."
    Düşünüyorum da. Belki de Güney'e gitme hakkında konuşmalıyız. Open Subtitles كنت افكر أنه ربما يجب علينا نتحدث حول الانتقال للجنوب
    Kuzeyli bir adam Güney'e gelir ve geri kalmış tarzımızdan kendine bir fayda sağlamaya çalışırdı. Open Subtitles جاء رجل من الشمال للجنوب ليمتاز طرقنا الخلفية
    Acaba diyorum, sizler Güney'e gelmek istemez misiniz? Open Subtitles لقد كنت أتسائل ... ألا تود أن تأتي معنا للجنوب ?
    Güney'e gitmeye gerçekten niyetin var mıydı? Open Subtitles هل سبق وخططت حقاً بأن تذهب للجنوب ؟
    Fırsatların çoğu kendini gösterir zaten. Ailemi Güney'e götürüyorum. Open Subtitles بمجرد أن تلوح الفرصه سأنقل أسرتي للجنوب
    Başkan Raiko'nun Su Kabilelerinin savaşında Güney'e yardım etmeyi reddetmesinin ardından, Avatar yüzünü Ateş Ulusu'na çevirmiş ve Unalaq'a karşı yeni bir müttefik arayışına girmiştir. Open Subtitles بعد أن رفض الرئيس رايكو طلب كورا , لمساعدة الجنوب في حرب قبائل الماء , هي توجهت لأمة النار

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus