Ağır silahlarla sana güvenmemiz için önce kendini kanıtlaman gerekli. | Open Subtitles | يجب أن تثبت نفسك قبل أن نثق بإعطائك الأسلحة الثقيلة |
Ağır silahlarla sana güvenmemiz için önce kendini kanıtlaman gerekli. | Open Subtitles | يجب أن تثبت نفسك قبل أن نثق بإعطائك الأسلحة الثقيلة |
Ama size sırlarımızı vermek konusunda güvenmemiz için... önce siz bize güvendiğinizi göstermelisiniz. | Open Subtitles | ارحب بكم لكن قبل أن نثق بكم على أسرارنا يجب أن تعرضوا ثقتكم بنا اولاً |
Sayın Başkan, yolcuları kurtarma eğiliminizin olmasını anlıyorum ama gerçek şu ki bu adama güvenmemiz için elimizde herhangi gerekçe yok. | Open Subtitles | أفهمُ يا فخامة الرئيس رغبتكَ الطبيعيّة بإنقاذ المسافرين لكن الحقيقة هي ألّا سببَ لدينا يدفعنا للوثوق بهذا الرجل |
Ayrıca bu savaşın seyri size güvenmemiz için bize bir sebep vermiyor. | Open Subtitles | ومسار هذه الحرب لايمنحنا سببًا للوثوق بك. |
- Size güvenmemiz için bizi nasıl ikna edeceksiniz? | Open Subtitles | ما الذى يحفزناً على الثقة بكم ؟ ماذا لديكم ؟ |
Bu bozgunu onlara güvenmemiz için ikisinden biri hazırlamış olabilir. | Open Subtitles | كان بإمكان أيٍّ منهما ترتيب هذا الفشل الذريع ليحثّنا على الثقة به. |