"güzel genç" - Traduction Turc en Arabe

    • الشابة الجميلة
        
    • شابة جميلة
        
    • لطيفتين صغيرتين
        
    • الشابات الجميلات
        
    Tabii, muhtemelen bu güzel genç kız kadar iyi oynayamam. Open Subtitles بالطبع,ربما لم اكن جيد كهذه الشابة الجميلة
    Patenle dolaşan, o güzel genç kızı hala hatırlıyorum. Open Subtitles تعلمين، لا زلت أذكر تلك الفتاة الشابة الجميلة على الصحن الدوار
    Bir bak da bu güzel, genç bayanın önemini kavra. Open Subtitles انظر و استوعب الاهمية الكونية لهذه الشابة الجميلة
    Cannon Tiyatrosu'nun arkasındaki sokakta güzel,genç bir kadın. Open Subtitles وقالت امرأة شابة جميلة في الزقاق خلف المسرح كانون.
    Umarım bunu söylememde bir sakınca yoktur, ama siz çok güzel genç bir hanımsınız. Open Subtitles آمل ألا تمانعي قولى هذا، لكنكِ شابة جميلة.
    Demek istiyorum ki, ikimizle konuşmak isteyen... iki tane çok güzel genç kadın var. Open Subtitles أقصد هناك هرتين لطيفتين صغيرتين اللتان تودان الحصول على دردشة معنا
    Etrafta o kadar güzel genç kız varken sizin gibi içi geçmiş şaşkınların hiç şansı yok. Open Subtitles مع كل هذه الفتيات الشابات الجميلات هنا ليست لديكم أي فرصة في دعوة من شاب
    Bir bak da bu güzel, genç bayanın önemini kavra. Open Subtitles انظر و استوعب الاهمية الكونية لهذه الشابة الجميلة
    Bu güzel genç hanım olmasa bu akşam felaket olurdu. Open Subtitles إذ لم تكن هذه الشابة الجميلة هنا لكانت هذه الليلة كارثية
    güzel genç bayana etrafı gezdir. Open Subtitles دعنا نعرض على هذه الشابة الجميلة المكان هنا
    "Nehirde titrerken bulunan güzel genç kadın... Open Subtitles "أيحتمل أن الشابة الجميلة المعثور عليها مرتعشةً في النهر
    Çok bilgili olduğunuza göre, Bayan Edgar kızının, o güzel genç kızının, hiçbir erkeğin ona dokunmasına neden tahammül edemediğini de biliyorsunuzdur! Open Subtitles أوه حسنا، طالما أنت واسعة الإطلاع، سيدة (إدغار)ْ أتعرفين أيضا بأن بنتك بنتك الشابة الجميلة لا تستطيع أن تجعل رجل يمسها؟
    Ve buradaki güzel genç bayan da Jenna McCarty. Open Subtitles وهذه السيدة الشابة الجميلة الموجودة هنا هذه هي (جينا مكارتي)
    Sonra Burma'dan döndüğümde onu güzel genç bir bayan olarak buldum. Open Subtitles ثم, عندما عدت من بورما وجدتها سيدة شابة جميلة
    Bir zamanlar aşk için evlenmiş güzel, genç bir kız varmış. Open Subtitles كان فيما مضى كانت هناك فتاة شابة جميلة التي تزوجت عن حب.
    Ve jürinin seni çiğ çiğ yiyeceğini de biliyorsun. Düşmanla yatan güzel, genç bir kadın... Open Subtitles ‫وتعرفين أن هيئة المُحلّفين ستنال منكِ ‫لأنكِ شابة جميلة مُرتبطة بعدوّنا
    Demek istiyorum ki, ikimizle konuşmak isteyen... iki tane çok güzel genç kadın var. Open Subtitles أقصد هناك هرتين لطيفتين صغيرتين اللتان تودان الحصول على دردشة معنا
    Eğer kira vermeden yaşamak istiyorsan otur şuraya ve bu güzel genç hanımların işi doğru düzgün yaptıklarına ve bir şeyler çalmadıklarına emin ol. Open Subtitles فلو أردت أن يبقى وضعك مجاني الإيجار فاجلس هنا واحرص على تولي هؤلاء الشابات الجميلات أعمالهن

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus