Bütün bu süreç çok güzeldir. Tabi eğer fark ediliyorsa. | Open Subtitles | هذه العملية جميلة لكن هذا فقط ما إذا شاهدها أحد |
Gece çekimleri güzeldir, Büyükayı ve Samanyolunu delip geçen. | TED | اللقطات الليلية جميلة نخترق المغرفة الكبيرة ودرب التبانة |
Bu kadar kasıntı olma. İnsan vücudu güzeldir ve hayran olunmalıdır. | Open Subtitles | لابد أن تنصتي, الجسد البشري شيء جميل, لابد أن نعجب به |
Nisan'da Kabil çok güzeldir, güllerle dolu, çiçeklerle dolu. | TED | أبريل شهر جميل في كابول مليئا بالورود ومليئا بالأزهار. |
Önceden olan "normal" düşüncesini kabul edebilirim -- normal güzeldir ve bu oldukça dar "normal" algısının dışında her şey kötüdür. | TED | إما أن أتقبل الفكرة القائمة على أن الطبيعي هو الجيّد، وأن أي شيء عدا ذلك النطاق الضيق لتعريف الجيد يعتبر سيئاً. |
Bir şeyin parçası olduğunu hissetmek güzeldir. New York'ta insan çok yalnızlık çekebilir. | Open Subtitles | من الجميل أن تكون جزء من شيء فأنت لن تكون ذلك الشخص المنعزل |
Çok iyi biri. Çok güzeldir. İngiltere'de eğitim almış. | Open Subtitles | إنسانة جيدة جداً, جميلة جداً تعلمت فى إنكلترا |
Sana göre çok güzel, ama benim için sadece karım ve çocuğum güzeldir. | Open Subtitles | بالنسبة لك فهى جميلة أما أنا فليس لدى سوى زوجتى و ابنى الذين أحبهما |
Rakamları çok güzeldir, siz de öyle düşünmüyor musunuz? | Open Subtitles | أرقام جميلة جدا. لا تعتقد ذلك، وملكة جمال ماكوين؟ |
Yılın bu vaktinde Rosings'in etrafındaki koru çok güzeldir. | Open Subtitles | ان الغابة حول روزينغ جميلة جدا في هذا الوقت من السنة |
Çünkü güller güzeldir ve odanın harika kokmasını sağlarlar. | Open Subtitles | لأن الزهور جميلة وتجعل رائحة الغرفة مدهشة. |
Benim de popom güzeldir. | Open Subtitles | لديّ مؤخرة جميلة أيضاً هل تريدين رؤيتها؟ |
Adanın üzerindeki bu küçük sokaklarda kaybolmak ne güzeldir. | TED | كم هو جميل أن نضيع في هذه الشوارع الصغيرة. في الجزيرة. |
Chris Anderson: Elora Hardy -- bambuyla inşa etmek güzeldir. | TED | إيلورا هاردي، البناء بإستخدام شجر البامبو هو أمر جميل. |
Noel'de misafir olması her zaman güzeldir. | Open Subtitles | شيء جميل دائما أن يحصل المرء على رفقة في عيد الميلاد |
Aşık olduğun birinden mektup almak çok güzeldir. | Open Subtitles | انه أمر جميل أن تتلقى رسالةً من شخص تحبه |
Aslında şelale çok güzeldir._BAR_ Bir gün oraya gitmelisiniz. | Open Subtitles | ذلك الشلال جميل جدا ويجب أن تذهبوا له بوقت ما |
Sağlık iki puan veririm. Sağlıklı olmak güzeldir demek istiyorum -- özellikle benim yaşımda -- burada durabilirsiniz, sağlıklısınız. | TED | الصحة أعطيها نقطتان. أعني من الجيد أن نكون أصحاء --وخصوصا في عمري هذا-- يمكنك أن تقف هنا لأنك معافى. |
Sıcakkanlı olmak güzeldir, ne zaman olmamak gerektiğini bilmek de ama bunların hiçbiri korkmamız gerektiği anlamına gelmez. | TED | من الجميل أن نكون لطفاء، ومن الجيد التعلم متى أن لا نكون كذلك، لكن لا شيء من هذا يعني أنه علينا أن نكون خائفين. |
Her kötülükte bir iyilik olduğunu bilmek güzeldir. | Open Subtitles | أعتقد أنه من اللطيف أن تعرفى أن كل سحابه لها بطانه فضيه |
benim Gurdip'im de çok güzeldir - ne diyorsun? | Open Subtitles | ماذا تقولين؟ ابنتى قورديب ايضا جميله ما هذا الذى تقولينه؟ |
Veri güzeldir. Acaba kendi beğenilerimi güzel yapabilirmiyim. | TED | وأتساءل عما إذا كنت أستطيع أنّ أجعل نفسي أبدو جميلا. |
Hepsi çok güzeldir kurt sürüsü gibi servetine üşüşene kadar. | Open Subtitles | كلهن فتيات جميلات إلى أن يسعين وراء مالك كالذئاب الجائعة |
Timmy, birinci sınıfın yemekleri güzeldir ekonomideki âdi yemeklere benzemez. | Open Subtitles | تيمي، عِنْدَهُمْ غذاءُ جيدُ في الدرجة الأولى. هي لَيستْ مثل تلك فضلاتِ الطعام يَخْدمونَ عُدْ إلى الخاسرين في الحافلةِ. |
Şu küçücük deliğin içinde mi? İçi çok büyük ve çok güzeldir. | Open Subtitles | انها كبيرة في الداخل وجميلة جدا. |
Bahse girerim güzeldir. Bahse girerim senin gibi güzeldir. | Open Subtitles | اراهن بأنّها جميلةُ اراهن بأنّها جميلةُ مثلك |
Hem Tanrıçaların kraliçesi hem de çok güzeldir, aşırı derecede zeki ve kuvvetlidir fakat aynı zamanda, Zeus sürekli diğer kadınlarla ilgilendiği için de fazlasıyla kıskançtır. | Open Subtitles | علاقة بين اثنان متساويان في القوة لقد كانت ملكة الآلهات و تمتلك جمالاً باهراً و غاية في الذكاء و القوة |
Çocuklarınız büyümesi çok güzeldir ve yeni bir anlam ifade eder. | Open Subtitles | انه شيء رائع عندما يأتي الأطفال وتكون لديك خبرات جديدة |
Biraz rom, kök birası, Tabasco. Çok güzeldir. Bana güvenin. | Open Subtitles | هناك أنواع من العصائر و التباكو، أنه جيد ثق بي |
Bazı günler güzeldir ve onun beni sevdiğini düşünürüm. | Open Subtitles | بعض الأيّام تكون جيّدة وأعتقد أنّه يحبّني |