Gagalı Ayılar, tecrübesiz bir oyuncuyu görür görmez anladı ve tüm bükme güçlerini bu zavallı kızın üstüne yoğunlaştırmış durumdalar. | Open Subtitles | البلاتيبوس بيرس يعرفون اللاعب الضعيف عندما يشاهدونه و إنهم يركزون الجزء الأكبر من تحكم الهجوم على هذه الفتاة المسكينة |
Gagalı Ayılar üstünlüğü ele geçirip hemen kardeşlere saldırmaya başladı. | Open Subtitles | البلاتيبوس بيرس" خرجوا من البوابات ويسعون" بسرعة وراء الأخوين فيرت |
Kara poyraz kuşu* mu yoksa uzun Gagalı çulluk* mu? | Open Subtitles | هل هو المحار الأسود اللافت أم الكروان ذو المنقار الطويل؟ |
Şu Gagalı olan da, hiçbir elektrikli alete yaklaşmasın. | Open Subtitles | ولا تترك الشخص ذو المنقار قُرب أيّ أداة كهربائية. |
Ve bu ameliyattan sonra, gidip sonunda Fildişi Gagalı ağaçkakanı izleyebileceğim. | Open Subtitles | وعندماانتهيمنهذا, سأذهب أخيراً لمراقبة نقار الخشب العاجي |
Fildişi Gagalı ağaçkakan. | Open Subtitles | نقار الخشب العاجي |
Bu bir problemdi, ve Peter Dodson bu problemi ördek Gagalı dinozorları kullanarak çözdü ve adına da Hypacrosaurus dedi. | TED | وكانت هذه مشكلة وأشار اليها الدكتور دودسون بإستخدام بعض ديناصورات منقار البطة وأسماها هيباكروصور |
Bilirsiniz işte siyah tüylü, koca Gagalı, ...şu boylarda. | Open Subtitles | دافي البطة ريش أسود, منقار كبير بهذا الطول تقريباً |
Gagalı Ayılar, tecrübesiz bir oyuncuyu görür görmez anladı ve tüm bükme güçlerini bu zavallı kızın üstüne yoğunlaştırmış durumdalar. | Open Subtitles | البلاتيبوس بيرس يعرفون اللاعب الضعيف عندما يشاهدونه و إنهم يركزون الجزء الأكبر من تحكم الهجوم على هذه الفتاة المسكينة |
Gagalı Ayılar üstünlüğü ele geçirip hemen kardeşlere saldırmaya başladı. | Open Subtitles | البلاتيبوس بيرس" خرجوا من البوابات ويسعون" بسرعة وراء الأخوين فيرت |
Birinci rauntun galibi Gagalı Ayılar. | Open Subtitles | البلاتيبوس بيرس فازوا بالجولة الأولى |
-Tamamlamam gereken bir maç var. Gagalı Ayılar ikinci rauntu kazanıyor. | Open Subtitles | البلاتيبوس بيرس" يفوزون بالجولة الثانية" |
Erkek boynuz Gagalı kuşun parlak renkli gagası ve gerdanı sağlıklı olduğunun bir işareti. | Open Subtitles | المنقار والغبَب اللامعين لأبي معْوَل هما أيضاً إشارة لقوّته. |
Kırmızı Gagalı guela kuşları ak karıncaların gözden kaçırdığı tohumları yiyor. | Open Subtitles | بوسع الكويلا حمراء المنقار الآن أن تجمع البذور العشبية التي فوّتها النمل الأبيض |
Kırmızı Gagalı tropik kuşları yaşamlarındaki birçok zorluğun üstesinden gelebilmek için havadaki çevikliklerine güvenirler. | Open Subtitles | تعتمد الطيور الاستوائية حمراء المنقار على رشاقتهم المطلقة في الطيران للتغلّب على التحدّيات الكثيرة في حياتهم. |
Fildişi Gagalı ağaçkakan. - Ne? | Open Subtitles | نقار الخشب العاجي |
Fildişi Gagalı ağaçkakan. | Open Subtitles | نقار الخشب العاجي |
Bu bir dev ördek Gagalı dinozor. | TED | إنهُ ديناصور منقار البطة العملاق |
"Sarı Gagalı küçük kuş, penceremin eşiğine zıpladı... | Open Subtitles | "عصفور مع منقار أصفر، قفز على عتبة نافذتي |
"Sarı Gagalı küçük kuş, penceremin eşiğine zıpladı... | Open Subtitles | "عصفور مع منقار أصفر، قفز على عتبة نافذتي |
Örneğin Gagalı balinalar yüksek seslere maruz kaldıklarında vurgun benzeri bir etki bırakabilen panik dalışları gerçekleştirebiliyorlar. | TED | على سبيل المثال، الحيتان المُؤَنَّفة تغوص في حالة ذعر عندما تحيط بها الضوضاء العالية، التي ربما قد تجعلها في وضع مشابه للمنحنيات. |