Birer içki içmek için buluştuk, laf lafı açtı, bütün geceyi beraber geçirdik. | Open Subtitles | لقد إلتقينا للشراب , و بعد عدة كئوس قضينا الليلة معاً. |
Bu gerçekten çok büyük bir tesadüf ya da geceyi beraber geçirdiniz. | Open Subtitles | إما أن تكون هذه مصادفة هائلة، أو أنكما قضيتما الليلة معاً |
Nişanlıma bu geceyi beraber geçireceğimize dair söz vermiştim. Ama sonra bu uçuşu çağırıldım. | Open Subtitles | لقَد وعدتُ خَطيبتي أننا سنمضي الليلة معاً ، ثم تم إستدعائي لهذه الرحلة. |
Derek, geceyi beraber geçirdik ve sonra kayboldun. | Open Subtitles | (لقد قضينا ليلة معاً يا (ديريك ثم اختفيت |
Her geceyi beraber geçirmek zorunda değiliz. | Open Subtitles | -ليس بالضرورة إمضاء كل ليلة معاً |
* Bir gülümsemeye geceyi beraber geçirebilirler * | Open Subtitles | مقابل إبتسامة * * يستطيعون مشاركة الليلة |
geceyi beraber geçireceğimizi söylemiştin. | Open Subtitles | قلتِ إننا سنقضي الليلة معاً |
Eğer istersen bu geceyi beraber geçirebiliriz demiştim. | Open Subtitles | وفكرت أن نقضي هذه الليلة معاً إن أردت |
Haydi geceyi beraber geçirelim. | Open Subtitles | فلنقضِ الليلة معاً |
Ama geceyi beraber geçirdik. | Open Subtitles | لكننا قضينا الليلة معاً |
Felicity'le Ben geceyi beraber geçirdiler. | Open Subtitles | -فيليسيتي) و (بين) قضيا الليلة معاً). |
Her geceyi beraber geçirmiyoruz. | Open Subtitles | -نحن لا نقضي كل ليلة معاً |
♪ Bir gülümsemeye geceyi beraber geçirebilirler ♪ | Open Subtitles | * لأجل إبتسامة يمكنهم مشاركة الليلة * |
geceyi beraber geçireceğiz. | Open Subtitles | الأن سنقضي الليلة |