- geldiğinde onu görecekler. - Böyle şeylerden bahsetme. | Open Subtitles | ــ سوف يلتقون به عندما يأتي على أي حال ــ مارجريت، لا يمكنك أن تتكلمي في هذه المواضيع أمام الغرباء |
Eğer içeri girebilirsek, eve geldiğinde onu avlayabiliriz. | Open Subtitles | اذا تمكنا من الدخول الى هناك فيجب أن نفاجأه عندما يأتي للبيت |
Beni toplamaya geldiğinde onu sevdiğimi söyleyebilir misin? | Open Subtitles | عندما يأتي لجمع لي، يمكنك فقط اقول لها أنني أحبها؟ |
Eve geldiğinde onu yere yatırırım ve sende sigarayla yakarsın. | Open Subtitles | ،لذا عندما يأتي الى المنزل ...سأمسك به وأنت قم بكيّه بالسجارة |
Evet, yarın akşam yemeğine bize geldiğinde onu kendimiz göreceğiz. Oh, Baba. | Open Subtitles | سنرى بأنفسنا عندما يأتي للعشاء غداً |
Ve o adam geldiğinde, onu uzak tutman mümkün olmayacak. | Open Subtitles | و عندما يأتي, لن يكون بإمكانكِ إبعاده |
Shelly, geldiğinde onu görebiliyor musun? | Open Subtitles | (شيلي) ، عندما يأتي ، هل تستطيعين رؤيته ؟ |
Grendel geldiğinde, onu duyamazsın. | Open Subtitles | لا يمكن سماع (جريندل) عندما يأتي |
Cho geldiğinde, onu da al. | Open Subtitles | حسناً. عندما يأتي (تشو)، أمسكي به. |