| Tanrı güzel gelininle sana mutluluk versin. | Open Subtitles | فعسى أن يمنحك الرب البهجة مع عروسك الفاتنة |
| Belki müstakbel gelininle konuşsan daha iyi olur. | Open Subtitles | ربما يجب أن تتكلم مع عروسك المستقبلية بدلا من هذا. |
| Ama bulamazsan o zaman kendi kıçını kiliseye götürüp gelininle evlenirsin. | Open Subtitles | ولكن إذا لم تفعل إذا أحضر نفسك إلى الكنيسة لتتزوج من عروسك |
| Neden bahsettiğimi düğün günü yeni gelininle dans pistine çıkıp herkes izlerken onu kollarına aldığında anlayacaksın. | Open Subtitles | لطيف.انت سترى عن ماذا انا اتحدث في يوم زفافك عندما تخطو لـ داخل ساحة الرقص مع عروستك الجديدة |
| Güzel gelininle birlikte bu büyük çam ağaçları arasında hayatını yaşa. | Open Subtitles | إستمتع بحياتك ... مع عروستك الجميلة وسط أشجار الصنوبر المهيبة |
| Simonides senin gelininle birlikte geliyor. | Open Subtitles | سيمونيتيس" قادم و" معه عروسك |
| Yeni gelininle daha tanışmadım henüz. | Open Subtitles | -لم أقابل عروسك الجديد بعد |