"gelmeyeceğimi" - Traduction Turc en Arabe

    • لن أعود
        
    • لن آتي
        
    • لن أحضر
        
    Bir müşteriyle buluşmam vardı. Sana, eğer vakit çok geç olursa gelmeyeceğimi söylemiştim. Open Subtitles كنت فى إجتماع مع عميل, أخبرتكِ أننى لن أعود للمنزل اذا تأخر الوقت
    Muhtemelen onun için o kadar çabuk gelmeyeceğimi düşündü. Open Subtitles ربما إكتشف بأنّني لن أعود من أجله بسرعة للغاية
    - Anneme eve gelmeyeceğimi söylemeli miyim? Open Subtitles إذا، هل يجب أن أخبرها أني لن أعود للبيت؟
    Bugün antrenmana gelmeyeceğimi söylemek için geldim. Open Subtitles لقد أردتُ فقط أن أخبرك أني لن آتي الى التدريب اليوم
    Sana buraya bir daha gelmeyeceğimi söylemek için gelmiştim. Open Subtitles ‫جئت لأخبرك بأنني ‫لن آتي بعد الآن.
    Seninle gelmeyeceğimi söylemiştim. Hem şu anda seninle görülmek istemiyorum. Open Subtitles حسناً، أخبرتك بأنّي لن أحضر ذلك كما أنّي لا أريد أن أشاهد معك الآن
    Evet, eve gelmeyeceğimi sana bildirmek için, seni aramalıydım. Open Subtitles أجل، كان عليّ الإتصال بك وإعلامك أني لن أعود للبيت
    Cidden bunun olmasına izin vereceğimi ve onu almaya gelmeyeceğimi mi düşündün? Open Subtitles هل إعتقدت حقاً أنني سأدع ذلك يحدث و أنني لن أعود من أجلها؟
    Bana çok şans verdiniz ve eminim bir sürü şikayet gelmiştir, bu yüzden seneye sanırım gelmeyeceğimi söylerken tam bir kaşar gibi görüneceğim. Open Subtitles لقد غامرت بي كثيرًا وانا متأكدة أنه تم إنتقادك علي لهذا السبب سأبدو كعاهرة عندما أقول أنني لن أعود في السنة القادمة
    Şehirde bir yazı hazırladığım için yarın gelmeyeceğimi söyleyecektim. Open Subtitles اتصلت لأخبرك أنني لن أعود غداً. فانا أعمل على قصة هنا في المدينة.
    Ona eve gelmeyeceğimi söyledim! Open Subtitles فأخبرتها أنني لن أعود إلى المنزل
    - Geç kalmadım. Sana artık işe gelmeyeceğimi söylemeye geldim. Open Subtitles جئت لأبلغك أني لن أعود إلى هذا العمل
    Geri gelmeyeceğimi söyledim, biliyorum ama o sandviçi gerçekten almak istiyorum. Open Subtitles ... أعلم أنني قلت أنني لن أعود لكنني فعلاً أريد الحصول على نصف شطيرتي تلك
    Greger'ı arayıp, eve gelmeyeceğimi söyleyeceğim. Open Subtitles لقد اتصلت بـ"غريغر" وأخبرته أنني لن أعود الى المنزل.
    Ona her şeyi anlatacağım ama eğer evime gidip oğluma eve gelmeyeceğimi ve onu çok sevdiğimi söylersen. Open Subtitles لذا فإنّي سأخبرها ما تحتاج لمعرفته لو كنتِ ستذهبين وتُخبرين ابني أنّي لن أعود للمنزل... وأنّي أحببته كثيراً.
    Onun peşinden gelmeyeceğimi mi sandın? Open Subtitles أكنت تظنّ أني لن آتي من أجلها؟
    Veya belki de, gelmeyeceğimi sandın sadece. Open Subtitles أو ربما ظننتِ أنني لن آتي
    gelmeyeceğimi söylemiştim. Open Subtitles لقد قلت أني لن آتي
    Seninle gelmeyeceğimi söyledim. Open Subtitles أخبرتكِ أنني لن آتي معك
    Arayıp işe gelmeyeceğimi bile söylememiştim. Open Subtitles لم أخبره حتى أنني لن آتي
    gelmeyeceğimi söylemem gerekirdi. Open Subtitles كان علىّ إخبارك أنني لن آتي
    Olacağımı varsayarsak ama eğer olmazsam, gelmeyeceğimi varsay. Open Subtitles لتفترض أني سأحضر، فإن لـم أظهر فهذا يعني أنني لن أحضر.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus