| Afrika'daki çiftliğinden buraya kadar gelmiştik. | Open Subtitles | لقد أتينا كل المسافة من مزرعتنا فى أفريقيا, والأطباء لايستطيعوا عمل شئ |
| Bir yolculuk sırasında buraya gelmiştik. O sıralar sen dünyada yoktun. | Open Subtitles | في أحد الأيّام, أتينا إلى هنا في رحلة و لم نكن أنت حتى فكرة لدينا |
| Alejandro'yla iki sene kadar önce gelmiştik ama bu kadar ilerlemedik. | Open Subtitles | لقد جئنا مع إليخاندروا منذ عامين لكننا لم نذهب لهذا البعد |
| Buraya iş konuşmaya gelmiştik. Bir ilişki yüzünden mi gidiyoruz? | Open Subtitles | جئنا إلى هنا للتحدث عن العمل، وسنغادر بسبب موعد غرامي؟ |
| Buraya zırhlı tren hakkında konuşmaya gelmiştik. | Open Subtitles | ظننت اننا اتينا الى هنا للتحدث بشأن القطار الحربى |
| Onun Edo'da olduğuna dair bir söylenti duyduğumuzdan Edo'ya gelmiştik, | Open Subtitles | حسناً, أتينا إلى إيدو لأنني سمعت اشاعة بأنه موجود في إيدو, |
| Bir patiden eve gelmiştik ve... o evimizdeydi. | Open Subtitles | أتينا من تلك الحفلة وذهبنا إلى المنزل كان في منزلنا |
| Benzin istasyonuna annene yardım etmek için gelmiştik. | Open Subtitles | نحن من أتينا لمساعدة والدتكِ في محطة البنزين |
| Söylediğim gibi sana iyi niyetle gelmiştik. | Open Subtitles | كما كنتُ أقول .. لقد أتينا إليك بنوايا حسنة وأنت قلتَ أنك غير متاح |
| Benim ergenlik eğlencemde buraya gelmiştik. | Open Subtitles | هذا المكان هو حيث أتينا بعد أن أحترق البار الخاص بي |
| Aslında, arkadaşım işesin diye gelmiştik. | Open Subtitles | في الحقيقة, لقد أتينا كي يستخدم صديقنا الحمام |
| Sanırım 11 yaşlarındaydım Avrupa'dan yeni gelmiştik. | Open Subtitles | أعتقد أني كنت في الحادية عشر عندما جئنا من أوروبا0 |
| Aslında biz bugün aldığınız araba için gelmiştik. | Open Subtitles | لقد جئنا فقط بخصوص السياره اللتي اشتريتا بالأمس |
| Dinleyin hatırlıyor musunuz, paranın birkaç fotoğrafını çekmeye gelmiştik? | Open Subtitles | انصتي هل تتذكرين أننا جئنا لالتقاط بعض الصور للعملة؟ |
| Aslam'ı görmeye gelmiştik sadece. Hastaneye dönmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | لقد جئنا لنرى أسلم لابد أن نعود للمستشفى |
| Affedersin koç, biraz görüntü izlemeye gelmiştik. | Open Subtitles | آسف أيها المدرب لقد جئنا فقط كي نشاهد بعض الأفلام |
| Bu çok anlamsız. Buraya daha önce gelmiştik. | Open Subtitles | هذا ليس له معنى , فقد جئنا من هنا من قبل |
| İlk buluştuğumuzda buraya mı gelmiştik? | Open Subtitles | في أول مرة خرجنا فيها معا هل اتينا الى هنا؟ |
| Şey, hayır, biz aslında şeyi söylemeye gelmiştik. | Open Subtitles | حسنا , لا , لا نحن في الواقع نحن اتينا من بعيد لنخبرك |
| Haftsonunda kayınbiraderimi ziyarete gelmiştik. | Open Subtitles | نحن فقط جِئنَا فيهم لعطلة نهاية الإسبوعِ، لرُؤية أَخِّ زوجتِي. |
| Bir hafta önce de gelmiştik, burası samanla doluydu. | Open Subtitles | كنا هنا منذ أسبوع، وكان هناك الكثير من القش بارتفاع الخصر |
| Buraya sığınmak için gelmiştik ama... | Open Subtitles | تحطمت وهبطت على الأرض , جئنا لنبحث عن ملاذ لكن البشر ضنو أن هذا غزواً |
| Buraya sığınmak için gelmiştik ama... | Open Subtitles | تحطمت وهبطت على الأرض جـئـنا للبـحـث عـن الــمـأوى لكن البشريين ظنو أن هذا غزواً |