İngilterede, genç insanlara arasında yüz yaralanmaları salgını var. | TED | في المملكة المتحدة لدينا وباء إصابات الوجه بين الشباب. |
Yani genç insanlara ilham vermek ve bir girişimcilik kültürü oluşturmak gerçekten büyük bir adım, ama genç insanların, fikirlerini gerçekleştirmek için sermayeye de ihtiyaçları var. | TED | لذلك فإنّ إلهام الشباب و إنشاء ثقافة ريادة الأعمال تعتبر خطوة كبيرة، لكنهم يحتاجون رؤوس أموال لجعل أفكارهم واقعا. |
Bu genç insanlara oradayken neden rehberlik edilmeye çalışılmasın? | TED | السؤال هنا، لما لا يُرشدون هؤلاء الشباب أثناء وجودهم في السجن؟ |
Ben bu genç insanlara, eğitim sistemine getirecekleri değerler açısından bakıyorum. | TED | أنا أرى هؤلاء الشباب من خلال منظور يبحث عن الفوائد التي يقدمونها للنظام التعليمي. |
genç insanlara ne öğreteceğimizi bugün düşünmemiz gerekiyor. | TED | يجب ان نفكر اليوم بما نعلم به الشباب الصغار. |
genç insanlara şunu sormak gerek: en fazla cinsel deneyime sahip olan kişi kim? | TED | وإنه يستحقُ أن نسأل الشباب: من هو أكثر شخص ذو خبرة جنسية؟ |
genç insanlara tıraş olmalarını söylemekle meşguldüm. | Open Subtitles | كنت مشغولاً بنصح الشباب أن يقصوا شعرهم |
Bıraktığı bu not, Meiji döneminde bütün genç insanlara ilham kaynağı olmuş. Kahramanlık ruhu ve idealizm dönemi. | Open Subtitles | ما كتبـتْه قبل موتها كان مصدر إلهام (لجميع الشباب خلال عصر (ميجي عصر المثالية والروح البطولية |
genç insanlara birtakım sorunlarında yardımcı olmaya odaklanmış BK merkezli Childcare, geçen yılın sonlarında, çarpıcı bir istatistik yayınladı. 2012'den 2013'e kadar, sanal zorbalıkla ilişkili arama ve epostalarda yüzde 87 bir artış yaşanmış. | TED | ChildLine منظمة بريطانية غير ربحية ركزت على مساعدة الشباب في قضايا عدة أطلقت في أواخر السنة الماضية إحصائية صاعقة من عام 2012 إلى 2013 كانت هناك زيادة بنسبة 87% في عدد المكالمات و الرسائل الإلكترونية التي لها علاقة بالتنمّر عبر الانترنت. |