Bu sınırlar üzerinde insan karmaşasını genişletiyoruz ve bu sınırlar üzerinde özgürlük yaratıyoruz. | TED | نحن نعمل على توسيع التعقيد البشري في هذه الهوامش، ونخلق الحرية في هذه الهوامش. |
Bu arada ameliyat kapasitemizi de genişletiyoruz. Geçen hafta aramıza bir göğüs cerrahı katıldı ve revaskülarizasyon yaptı. | Open Subtitles | بينما نواصل توسيع قدراتنا الجراحية الاسبوع الماضي أضفنا إلى طاقمنا جرّاح صدر |
Çalışmaları hızla genişletiyoruz. | Open Subtitles | نحنُ بصَدد توسيع أعمال الإغاثة بشكل سريع. |
Başkalarına avukatlık yaparken, yelpazemizi kendi ve başkalarının gözünde genişletiyoruz, ama ayrıca güçlü müttefikler de kazanıyoruz. | TED | عندما ندافع عن الآخرين، فإننا نوسع نطاقنا في أعيننا وأعين الآخرين، ولكننا نكسب حلفاء أقوياء في الوقت ذاته. |
Yürüdüğümüz her saat, arama alanını genişletiyoruz. | Open Subtitles | كل ساعة نمشيها, نحن نوسع منطقة البحث. |
Şu anda, 2015'te bir kez daha çalışmalarımızı Brezilya Cerrado'ya, Brezilya'nın ortasındaki açık çayırlara ve bodur ağaç ormanlarına genişletiyoruz. | TED | وحاليا في 2015 نتوسع في عملنا مجددا وصولا إلى سيرادو البرازيلية، المراعي المفتوحة والغابات الشجرية في وسط البرازيل |
İşler iyi ve mekanı genişletiyoruz. Tek bilmen gereken bu. | Open Subtitles | العمل ناجح ونحن نتوسع وهذا كل ما يمكنك معرفته |
Ben hedeflerimizi genişletiyoruz derim. | Open Subtitles | . سأقول بأننا بصدد توسيع مهامنا |
Pan-Afrikanizm'in fırsatları zorluklarından daha ağır basıyor. İşte bu yüzden Stawi'nin pazarını sadece Kenya'dan, Cezayir'e, Nijerya'ya, Gana'ya ve ürünümüzü alacak diğer yerlere genişletiyoruz. | TED | فرص الأفريقي تفوق التحديات، وهذا هو السبب وراء توسيع أسواق "Stawi" من مجرد كينيا إلى الجزائر، ونيجيريا، وغانا، وأي مكان آخر يمكن أن يشتري طعامنا. |
Cinsiyet ve cinsellik yelpazesini genişletiyoruz, kendi varoluşumuzu hayal ediyoruz, cinsiyetin empoze edilmediği, fakat tercih edilebildiği ve kim olduğumuz sorusunun, bilim veya adalet adı altındaki dar görüşlü kısıtlamalar olmaksızın bir olasılık yelpazesi olduğu bir dünya hayal ediyoruz. | TED | نحن نعمل على توسيع طيف الجنس والحياة الجنسية، متتخيّلين أنفسنا في حيز الوجود، متخيّلين عالماً حيث يكون فيه الجنس قرارً ذاتياً وليس مفروضاً، وحيث نكون مشكالاً متغير الألوان للإمكانية دون القيود ضيقة الأفق المتخفّية في شكل العلوم والعدالة. |
Hayır. Phoenix. Yurtiçi ofislerini genişletiyoruz. | Open Subtitles | كلاّ، (فينيكس) نحن الآن بصدد توسيع المكاتب المحليّة |
- Hayır ama araştırmayı genişletiyoruz. | Open Subtitles | لا شيئ، ولكننا نوسع نطاق البحث |
Çemberi on eyalet çapına genişletiyoruz. | Open Subtitles | نحن نوسع الشبكة الى قطر عشر ولايات |
Soruşturmayı genişletiyoruz. | Open Subtitles | نحن نوسع الآن التحقيق |
Çalışma alanımızı mı genişletiyoruz acaba? | Open Subtitles | نوسع آفاقنا، أليس كذلك؟ |
Angie, dükkanımızı genişletiyoruz tadilat için iznimiz var yani kurul karışamaz. | Open Subtitles | (آنجي) , نحن نوسع متجرنا ولدينا إذن للبناء |
Sana söyledim ya. İşler iyi gidiyor. Mekanı genişletiyoruz. | Open Subtitles | لقد أخبرتك، العمل رائج نحن نتوسع |