Şimdilik herkesten ve hiç kimseden şüphelenmiyorum. Ben sadece gerçeğe ulaşmak istiyorum. | Open Subtitles | . أنا لا أشك في أحد ، وأشك في كل الناس أنا أحاول الوصول للحقيقة |
Böyle durumlarda, gerçeğe ulaşmak keşke daha kolay olsa... | Open Subtitles | "في أوقات كهذه، أتمنى لو كان الوصول للحقيقة أكثر سهولة، ما لم..." |
Bu da ortaya şöyle soruları çıkarır; gerçeğe ulaşmak için hislerimize mi, yoksa aklımıza mı güvenmeli miyiz? | TED | ذلك يُثير تساؤلات مثل هل نعتمد على حواسنا للوصول إلى الحقيقة أم على أسبابنا الخاصة؟ |
gerçeğe ulaşmak ve isimlerini temize çıkarmak için her şeyi yaparlar. | Open Subtitles | سيفعلون أي شيء للوصول إلى الحقيقة وتبرئة أسمائهم. |
Ama gerçeğe ulaşmak için mümkün olabilecek bütün hipotezleri test etmemiz gerekiyordu. Bizler bilim adamıyız. | Open Subtitles | لكن كان علينا أن نفحص كل نظرية محتملة للوصول إلى الحقيقة |
gerçeğe ulaşmak için daha fazla zamana ihtiyacımız var! | Open Subtitles | سي . نحتاج وقت أكثر للوصول إلى الحقيقة! |