Eğer gerçeği söylüyorsa, bu konuda kendinden eminse, bu kırışıklıkların ortaya çıkmaması gerekiyordu. | Open Subtitles | أعتقد شخصياً أنهم يجب ان يعدموا إذا كان يقول الحقيقة و إذا كان واثقاً من ذلك فهذا ربما لم يكن ليحدث |
Ama gerçeği söylüyorsa, çok işimize yarar. | Open Subtitles | لكن إن كان يقول الحقيقة فقد يكون مفيد جدّاً بالنسبة لنا |
Frankie gerçeği söylüyorsa Isaac ona saldırdığında biri daha oradaydı. | Open Subtitles | لو ان فرانكي يقول الحقيقة شخص ما كان هناك عندما اطاح به ايزك |
Eğer şu Tanrı adamı gerçeği söylüyorsa hepimiz bir yalana inanmışız demektir. | Open Subtitles | إذا كان رجل الله يخبر الحقيقة فجميعنا كنا نصدق كذبة |
Çocuk gerçeği söylüyorsa, Peña'yla Murphy de oradaydı demek. | Open Subtitles | إن كان ذلك الفتى يقول الحقيقة فلقد كان بينيا و ميرفي هناك |
Ya gerçeği söylüyorsa? | Open Subtitles | ولكن ماذا لو كان يقول الحقيقة. |
Eğer gerçeği söylüyorsa. | Open Subtitles | إذا , كان يقول الحقيقة |
Demek istediğim, Kyle'ın hasta olmasını istemeyiz fakat gerçeği söylüyorsa çok daha kötüsü olacaktır. | Open Subtitles | أعني أن أقول، أنه لا أحد فينا ،يريد أن يكون (كايل) مريضا لكنه سيكون من السيّئ لو .أنه كان يقول الحقيقة |
Eğer gerçeği söylüyorsa birisi görmüştür. | Open Subtitles | لو كان يقول الحقيقة فشخص رآه |
Whitlock gerçeği söylüyorsa | Open Subtitles | إن كان "ويتلوك" يقول الحقيقة |
- Eğer gerçeği söylüyorsa. | Open Subtitles | - مالم هو يخبر الحقيقة. |