"gerçek bir insan" - Traduction Turc en Arabe

    • شخص حقيقي
        
    • حقاً إنسان بعد
        
    Zarar verdiği insanın gerçek bir insan olduğunu görsün istedim. Open Subtitles أردتها ان ترى أنني شخص حقيقي , اذا كانت ستؤذي
    Ve, tekrar, AB standartlarında gerçek bir insan, ölçeği biraz anlamanız için. TED ومرة أخرى، شخص حقيقي بحجم معايير الإتحاد الأوروبي حتى تحصلوا على بعض الإحساس بالمقياس.
    Fakat gerçek bir insan gibi hissediyorum. TED وعلي الرغم من ذلك، أشعر كأني شخص حقيقي.
    Ve gerçek bir insan olarak, gerçek hayatla ilgili komik gözlemlerde bulundum. Open Subtitles ونتيجة لكوني شخص حقيقي ، قمتُ بكتابة بعض الملاحظات عن روح الدعابة حول الحياة الواقعيّة
    Artık gerçek bir insan değilsin, değil mi? Open Subtitles أنت في الغالب آلَة, لم تعد حقاً إنسان بعد الآن,أليس أنت كذلك؟
    Dün telefona saçma bir kayıt yerine gerçek bir insan çıktı. Open Subtitles أخيراً تحدثت مع شخص حقيقي علىالهاتفبالأمس... بدلاً من الرسالة التسجيلية اللعينة
    Tamam, Sawyer... demek ki içinde gerçek bir insan varmış. Open Subtitles ... حسناً يا سوير إذاً هناك فعلاً شخص حقيقي بالداخل
    Bunu her zaman, bize onun gerçek bir insan olduğunu, ona muhtaç bir aileye sahip olduğunu hatırlatsın diye, yanımızda taşıdık. Open Subtitles نحن نحمل معنا هذه طوال الوقت لنتذكر دائما أنه شخص حقيقي ولديه عائلة حقيقية تعتمد عليه
    Bu herif gerçek bir insan gibi gözükmeye bile çalışmıyor. Open Subtitles هذا مثال فظيع للوجه الأسود هذا الشخص لا يحاول حتى أن يكون شخص حقيقي
    Bak, gidip de morg soymanın sebebi olmak istemem ama bu gerçek bir insan değil. Open Subtitles ‫أنا لا أريد أن أكون السبب في سرقتك لمشرحة لكن هذه ليست شخص حقيقي
    Richard'la evlendiğimi dünya duyduğundan beri gerçek bir insan olduğumu ispatlamaya çalışmaktan yoruldum. Open Subtitles توقفت بكوني شخص حقيقي للناس لحظة معرفة العالم بأنني سأتزوج ريتشارد
    Böylece gerçek bir insan gibi çörek yerken görülebilecektiniz. Open Subtitles حيث سينظر لك الجميع على أنك تتناول الدونات وكأنك شخص حقيقي
    Ceset hırsızı istilasına uğramadıysak o gerçek bir insan. Open Subtitles إلا اذا قد اجتاحنا خاطفي الأجسام فهذا شخص حقيقي.
    Evet, ama senin gerçek bir insan olman gerekmiyor. Open Subtitles نعم، ولكك لا تقربي من ان تكوني شخص حقيقي
    O karton reklamın, gerçek bir insan çıktığına inanamıyorum. Open Subtitles لا أستطيع تصديق أن ذلك المجسم شخص حقيقي.
    Bir yanım -- yaşayan, nefes alan gerçek bir insan -- programlanmış durumda, elektronik ve sanal. TED جزء مني -- شخص حقيقي يتنفس -ـ أصبح مبرمجا، إليكتروني وخيالي
    gerçek bir insan mısın yoksa sadece bir çizim mi? Open Subtitles هل أنت شخص حقيقي أو مجرّد إسم ؟
    Ve pek çok otomatik senaryoyu denedik, ama SG ekipleri, onlar göz kodunu solucan deliğinden gönderdiklerinde, diğer tarafta gerçek bir insan olmasını tercih ediyorlar. Open Subtitles وحاولنا بإجرائات آلية مخلتفه لكن فرق بوابة النجوم إتفقوا على أنهم عندما يرسلون كود الحدقة عبر الثقب الدودي هم يفضلون أن يعرفوا أن هناك شخص حقيقي في النهاية الأخرى
    Artık gerçek bir insan değilsin, değil mi? Open Subtitles أنت لستُ حقاً أنسان. لـم تعد حقاً إنسان بعد الآن أليس أنت كذلك؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus