En azından kendi çadırımızı getirmemize müsaade etseydiniz. | Open Subtitles | على أقل تقدير كان يجدر بكم السماح لنا بجلب خيمتنا. |
Silahlarımızı getirmemize izin verilmeliydi. | Open Subtitles | كان يجب أن يسمح لنا بجلب أسلحتنا |
Kızıl Rahibeler, Meereen'e barış getirmemize yardımcı oldu. | Open Subtitles | الكاهنة الحمراء ساعدت بجلب "السلام لـ"ميرين |
Casti'den üç şey getirmemize izin verilmesine rağmen baban sadece tek bir şey getirdi. | Open Subtitles | على الرغم من أنه كان مسموحاً لنا (بجلب ثلاث أغراض من (كاستي جلب والدك غرضاً واحداً |
Niye sana su getirmemize izin vermiyorsun? | Open Subtitles | لم لا تسمحين لنا بجلب ذلك لك؟ |
Kızıl Rahibeler, Meereen'e barış getirmemize yardımcı oldu. | Open Subtitles | الكاهنات الحُمر ساعدوني (بجلب السّلام لـ(ميرين. |