Meraklı gibi görünmek istemem ama burayla ilgili bir planınız mı var? . | Open Subtitles | أنا لا أريد أن أبدو فضولي، لكن هل لديك نوع من الخطّة هنا؟ |
Yenilikçi biri gibi görünmek istemem baba ama, 4 tekerinin de aynı ebatlarda olduğu yeni bir minibüs alabilirsin. | Open Subtitles | لا أريد أن أبدو من مهووسي السيارات. و لكن ربما يجدر بك الحصول على سيارةٍ ذات عجلاتٍ أربع متساوية |
Çıkarcı biri gibi görünmek istemem ama oldukça ilginç ve egzotik ihtiyaçlarım oluyor. | Open Subtitles | أنا لا أريد أن أبدو برجوازي أيضا ، لكن احتياجاتي متتنوعة جدا وغريبة. |
Dinle ben duygusuz biriymiş gibi görünmek istemem ama onun orada ne işi varmış? | Open Subtitles | اسمع, لا أريد أن أبدو قاسياً لكن ماذا كانت تفعل معه؟ |
Ölümle yüzleştiğimde, korkak gibi görünmek istemem. | Open Subtitles | عندما أواجه الموت, لآيجب أن أبدوا خائفا |
Nankör gibi görünmek istemem ama görünüşe göre tüm parası buydu onun. | Open Subtitles | لا أريد أن أبدو ناكرة للجميل ولكن يبدو أن هذا هو كل المال الذي كان معه |
Bak, sürekli onu kontrol ediyor gibi görünmek istemem, ama bazı hislerden kurtulamıyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أبدو وكأني اتقصى وراءها لكني.. |
Budala gibi görünmek istemem ama belediye toplantılarının hepsini izlerim. | Open Subtitles | لا أريد أن أبدو غريبة أطوار ولكننى أشاهد كل جلسات مجلس الدولة |
Acımasız biri gibi görünmek istemem ama, onu müşahade altına alıp yatıştırıcı birşeyler veremezmisiniz? | Open Subtitles | لا أريد أن أبدو قاسيًا، لكن ألا يمكنكم تقييدها وإعطاءها المهدئات أو شيئا ما؟ |
Kalpsiz biri gibi görünmek istemem ama bana sistem yapılacak her şeyi yapmış görünüyor. | Open Subtitles | أنا لا أريد أن أبدو مُتبلدة المشاعر لكن، على ما يبدو لي أن النظام القضائي قدّ فعل كُل ما يستطيع فعله |
Önemsemiyor gibi görünmek istemem ve yapmış olduğun istek ve şikayetleri dikkate alacağıma söz veriyorum ama söyledikleri doğruysa... | Open Subtitles | لا أريد أن أبدو كأنني أرفض لكن أعدك أنني سأنظر في طلبك وكل شكاويك |
Hassas bir sümsük gibi görünmek istemem fakat o eski ayyaş kahpeyi özleyen var mı? | Open Subtitles | أنا لا أريد أن أبدو مثل العاطفي السهل الإنقياد لكن ألا أحد يفتقد العاهرة الثملة التي إعتادت أن تكون عليه؟ |
Küstah gibi görünmek istemem ama parkın sağlayabileceklerinin en üst noktasında bu var. | Open Subtitles | الآن، لا أريد أن أبدو مُتعاليًا، ولكنّ هذه هي ذروة ما قد يقدّمه المنتزه. |
Onu gözetlemenizi istiyormuşum gibi görünmek istemem. | Open Subtitles | -لا أريد أن أبدو وكأنني أطلب منك التجسس عليه |
Özür dilerim. Aptal gibi görünmek istemem. | Open Subtitles | آسفة يا سيدي، لا أريد أن أبدو سخيفة |
Bir kez oldu, ikinci kez tam bir aptal gibi görünmek istemem. | Open Subtitles | لا أريد أن أبدو مرة أخرى كأحمق. |
Katolik karşıtı gibi görünmek istemem. | Open Subtitles | أنا لا أريد أن أبدو ضد الكاثوليكية |
Küstah gibi görünmek istemem ama parkın sağlayabileceklerinin en üst noktasında bu var. | Open Subtitles | الآن، لا أريد أن أبدو مُتعاليًا، ولكنّ هذه هي ذروة ما قد يقدّمه المنتزه. -رعب |
Bak, nankör gibi görünmek istemem. | Open Subtitles | أنظر، لا أريد أن أبدو ناكرا للجميل |
Bencil gibi görünmek istemem ama... | Open Subtitles | لا أريد أن أبدوا قاتلة المرح لكن |
Yani, bu işe beni sen aldın, D, ve nankör gibi görünmek istemem. | Open Subtitles | -أعني لقد أوصلتني لهذا العمل ولا أريد أن أبدوا غير ممتن |