Gio, çünkü sana ne zaman gelsem, | Open Subtitles | حسنا, جيو , لأنه في كل مره أأتي , انت تصرخ |
Bu bizim geleneğimiz. Gio, para vermeme izin ver, böyle kendimi rahat hissetmiyorum. | Open Subtitles | جيو, يجب ان تدعني ادفع لك , لا احس بأن هذا لائق فقط اعطي امي قصة شعر. |
Sonra Gio sana havalı dans hareketlerinden gösterir. | Open Subtitles | وبعدها جيو يستطيع ان يعلمك بعض من رقصات الأفلام المبهرجة |
Tanrım, Gio'nun böyle bir şey diyebileceğine inanabiliyor musun? | Open Subtitles | هل تستطيعين التصديق بأن جيو قال ذلك بالفعل؟ |
Gio'nun seninle öyle konuşmasının tek sebebi, sana aşık olması. | Open Subtitles | إن السبب الوحيد الذي يجعل جيو يتحدث إليك بتلك الطريقة هو أنه مغرم بكِ لا إنه ليس كذلك |
Gio'nun benden hoşlanmasından bana ne, ben ondan hoşlanmıyorum ki. | Open Subtitles | لايهمني فيما إذا كان جيو يحبني لأنني لا أحبه |
Olmadı! Hep evde yedim. Bir tane de Gio'nun sandviçlerinden. | Open Subtitles | مجرد طعام المنزل و و إحدى ساندويتشات جيو |
Gio'yu ne zaman yanında görsem aynı şeyi hissediyorum. | Open Subtitles | هذا ما أشعر به دائماً عندما أرى جيو حولكِ حسنا.. |
Gio, senin bir suçun yok. Elinden geleni yaptın. | Open Subtitles | جيو, هذا ليس خطؤك لقد قمت بكل شي تستطيع فعله |
Ama Gio'yla tekrar konuşmaya başladığımı bilmiyor. | Open Subtitles | بلى هو كذلك.. ولكن هنري لا يعلم بأنني أتحدث مع جيو مرة أخرى |
Henry Tucson'a gidecek, o yüzden Gio meselesini bilsin istemiyorum. | Open Subtitles | لذلك لم أُرِده حقا أن يعلم بشأن جيو جيو؟ ومن يكون جيو؟ |
Ben de seni önemsiyorum Gio, ama Roma'ya seninle gidemem. | Open Subtitles | انني اهتم لأمرك .. جيو, لكنني لا استطيع الذهاب معك الى روما |
Gio'nun böyle hissetmesine dayanamıyorum. | Open Subtitles | لا استطيع ان افهم لماذا جيو يعاملني بتلك الطريقه؟ |
Gio'ya biraz vakit tanımalısın. | Open Subtitles | هل تعلمين, يفترض عليكِ اعطاء جيو القليل من وقتك |
Belki bana o peynirden bulabilir, ben de barışmak için onu Gio'ya veririm. | Open Subtitles | ربما بإمكانه اعطائي البعض من جبنته وبعدها اقوم بإعطائها الى جيو كـ عرض سلام |
- Bak, Gio, şehirde bir dairem olduğunu bilmiyor. | Open Subtitles | اترى, جيو لايعلم انني حصلت على شقة في المدينة |
Gio tamam derse, hak ettiği şansı ona tanıyacaktır. | Open Subtitles | إذا وافق عليها جيو ، سيتأكد من إعطائها الفرصة |
Gio'nun hediyesini aldıktan sonra vaktim oldu. | Open Subtitles | نعم,كان لدي بعض الوقت بعد ان أحضرت هدية جيو |
Gio, arka tarafı kim kolluyor? | Open Subtitles | جيو * ، من المفترض أن يكون فى الخارج ؟ * |
Şunu fark ettim, Rondell. Bu benim eski aletlerden ve bunu kullanan Gio. | Open Subtitles | لقد تعرفت عليه * رانديل * إنه من جهازى القديم الذى أعطيته لـ * جيو * لكى يستخدمه |
Ee Gio, fazla biletinle ne yaptın? Belediye otobüsünden bir sarışın mı arakladın? | Open Subtitles | اذا "جييو " ماذا ستفعل مع تذكرتك الاضافية؟ |
Bak Gio, kırdığım camın parasını ödemek istiyorum. | Open Subtitles | اوه انظر ياجيو أريد أن أرد لك الدين من أجل تلك النافذة التي حطمت |