"gitmeye karar verdim" - Traduction Turc en Arabe

    • قررت الذهاب
        
    • قررت أن أذهب
        
    • وقررت الذهاب
        
    • قررت أن أجرب
        
    • قررت التوجه
        
    • قررت الرحيل
        
    • قررتُ الذهاب إلى
        
    Bunun yerine bir laboratuara gitmeye karar verdim. TED لذلك بدلاً عن هذا، قررت الذهاب إلى معمل.
    Aslında onları görmek istemiyordum ama gitmeye karar verdim. Open Subtitles لم أكن أُريد رؤيتهما مرةً أخرى ، لكني مع ذلك قررت الذهاب
    Sonunda, ...uzun zamandır yapmadığım bir şey için Daikanyama' ya gitmeye karar verdim. Open Subtitles أخيرا قررت الذهاب لديكانياما بطريقة لم افعلها منذ فترة طويلة
    gitmeye karar verdim... ve James de benim artı birim olacak. Open Subtitles هذا صحيح ,لقد قررت أن أذهب وجايمس سيكون الشخص الاضافي معي
    Toplantım iptal oldu. Ben de Londra'ya gitmeye karar verdim. Open Subtitles لقد تم إلغاء اجتماعي وقررت الذهاب سريعاً للندن
    Dün gece ben de hasta kızıma bakmak yerine kadınlar basketbol maçına gitmeye karar verdim. Open Subtitles اليليه الماضيه قررت الذهاب لمباراة كرة السلسه بدلا من الإعتناء بطفلتي المريضه
    Beni bu akşamki partisine davet etti, ve ben de gitmeye karar verdim. Open Subtitles لقد دعتني لحفلتها الليلة لذا قررت الذهاب معها
    Okula gitmeye karar verdim diye, herkes telefon kullanmayı unutmuş. Open Subtitles إذا لأنني قررت الذهاب للدراسة، نسي الجميع كيف يستخدمون الهاتف الخلوي.
    Böylece kendi insiyatifimle Burma'ya gitmeye karar verdim, ve hala oraya gidip gitmediğimi bilmiyorum, eğer bunun sonuçlarını bir kitap yazsam ne olurdu -- ve bununla sonra yüzleşecektim, zamanı geldiğinde. TED ولهذ قررت الذهاب الي بورما لنوايا خاصة بي، ومازالت لا اعرف هل اذا ذهبت هناك كيف ستكون النتائج اذا كتبت كتاب وكنت ساواجه هذا لاحقا عندما يحين الوقت
    Sonunda gitmeye karar verdim, ama Büyükanne Eşel orada değildi. Open Subtitles أخيراً قررت الذهاب لإعادتها، لكن الجدة (إيثيل) لم تكن موجودة
    Ele geçir-Öldür programının artışa geçtiği Somali'ye gitmeye karar verdim. Open Subtitles قررت الذهاب إلى الصومال، حيث كان برنامج القتل/الأسر يجري بشكل متصاعد.
    Baba ben gitmeye karar verdim. Open Subtitles أبي، لقد قررت الذهاب.
    Minsk`e sensiz gitmeye karar verdim. Open Subtitles قررت الذهاب إلى مينسك بدونك
    Hayır, gitmeye karar verdim. Open Subtitles لا، قررت الذهاب
    Havaalanına Suvarovlar'la gitmeye karar verdim. Open Subtitles لقد قررت أن أذهب في السيارة مع الزعيم الروسي وزوجته
    Ben de uzun zamandır görmediğim kuzenimi ziyarete gitmeye karar verdim. Open Subtitles -لذا قررت أن أذهب إلى أبن عمى -لأنى لم أراه منذ فتره طويله
    Biliyorum ama seninle konuşmalıydım. Duke'a gitmeye karar verdim. Open Subtitles أعرف ، و لكن يجب أن أتحدث معك ، فقد قررت أن "أذهب لجامعة "ديوك
    O yüzden sarhoş olduğum bir gün, oraya gitmeye karar verdim. Open Subtitles لذا بيوماً ما كنت ثملة وقررت الذهاب إلى هناك
    Biyoloji öğretmenim biraz sıkıcı bu yüzden meslek sınıfına gitmeye karar verdim. Open Subtitles و مدرس مادة الاحياء كان جافا لذلك قررت أن أجرب مادة التسوق
    Bu yüzden bir gün Adalara gitmeye karar verdim. Open Subtitles لذا، في إحدى الأيام قررت التوجه للجزر.
    Sonra baktım olmayacak nereye olursa gitmeye karar verdim. Open Subtitles وبعدها قررت الرحيل لم يكن مهما الى اين؟
    Böylece 18’ime gelince, nihayet burası evim diyebileceğim bir yer bulmak umuduyla Kore’ye gitmeye karar verdim. TED عندما بلغتُ 18، قررتُ الذهاب إلى كوريا، متأملة بأنني أخيراً سأعثر على مكان أدعوه الوطن.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus