Otobüste ölen kimse yok ve buraya gizlenmiş bir bedende yok. | Open Subtitles | لميمتأحدفيهذهالحافلة, ليس و كأن هناك جثة مخبأة هنا |
Burada gizlenmiş bir ceset olduğunu mu düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | أتظنون أنه ربما هناك جثة مخبأة هنا في منزلنا؟ |
Dikkatlice bakarsan şuraya gizlenmiş bir kadın görebilirsin. | Open Subtitles | لو دققت النظر عن قرب يبدو أن هناك امرأة مخبأة هناك |
Onlardan birisini yakalamak zorundaysanız elbise kollarının içine gizlenmiş bir silah, bir kaçış güzergahı ya da davetsiz misafirler için hazırlanmış ...elektrikli metal bir zeminleri olduğunu varsaymalısınız. | Open Subtitles | إذا كان عليك أن تقبض على احدهم يمكنك ان تفترض أن لديهم خدعة بجعبتهم مثل أسلحة مخبأة |
Bana bir iyilik yapsana, konyakların arka tarafına gizlenmiş bir şişe Chateauneuf du pape olacak, onu bana getirebilir misin? | Open Subtitles | نعم، هل لك أن تقومي لي بخدمة، لدي زجاجة من شاتينف دو بابي اسم خمر مخبأة خلف الكوناك هناك، هل لك ان تحضريها لي؟ |
Peki ya Spencer ın matkap içinde gizlenmiş... ..bir derin web silah ile öldüğü haberini... .. internette başlık yaparsak ? | Open Subtitles | ماذا لو قمنا بوضع مقالة على شبكة الإنترنت حول تعرض الفتى سبنسر للقتل بسلاح من الشبكة العميقة مخبأة في حفار كهربائي ؟ |
Kernel program grubu tarafından gizlenmiş bir çok şekilli solucan. | Open Subtitles | دودة متعددة الأشكال مخبأة بحزمة برمجية نواتية. |
İnsanlıktan güvenli bir şekilde gizlenmiş bir şehir. | Open Subtitles | مخبأة بأمان من الإنسانية، |
İnsanlıktan güvenli bir şekilde gizlenmiş bir şehir. | Open Subtitles | مخبأة بأمان من الإنسانية، |
İlerde gizlenmiş bir araç var. | Open Subtitles | هناك شاحنة مخبأة أمامنا |
Bir oyuk tarafından gizlenmiş bir silahla. | Open Subtitles | بسلاح مخبأة في تجويف |
Belki de içine gizlenmiş bir şifre vardır. | Open Subtitles | ...أو أو ربما شفرة مخبأة بها |