Ordudan atıldığımda Bay Graff bana iş verdi. | Open Subtitles | عندما طردوني من الجيش السيد غراف أعطاني هذه الوظيفة |
Zavallı Bay Graff'ı öldürüp hala yakalanmayan adamı düşünün mesela. | Open Subtitles | أخذ الرجل الذي لا يزال هناك من المسؤول عن اطلاق النار على الفقراء السيد غراف. |
En son yasal olarak satılan Golconda elması bir Graff Mavisiydi. | Open Subtitles | الشخص الأخير الذي باع الماسة الزرقاء قانونياً هو (غراف بلو).. ؟ |
Geçen hafta Jerry Graff'la konuşuyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أتحدث مع جيرى جراف الأسبوع الماضى |
Graff gidip kendine hemşirelerin olduğu lanet bir liste alıyor. | Open Subtitles | جراف يذهب اشراء مجموعة من الممرضات بألف دولار |
Cochran DEA süpervizoru Graff'ı öldürtmek için onlardan birini tuttu. | Open Subtitles | كوكران استخدام أحد قتلة محترفين لاستهداف DEA المشرف غراف. |
Oradaki adam Clarence Denton, biz olmasak Mary-Louise Graff'ı öldürmekten paçayı sıyıracaktı. | Open Subtitles | ..هذا الرجل هناك، (كلارنس دينتون)، بدوننا كان سيفلت بدون عقاب (من قتله (ماري لويز غراف |
O yüzden onlar Mary-Louise Graff cinayetini itiraf edersen idamı masadan kaldırırız dediklerinde hemen üstüne atladı. | Open Subtitles | لذلك عندما قالوا أنهم سيسحبوا الإعدام من اللائحة (إذا اعترف بقتل (ماري لويز غراف تلهف للعرض |
Graff ya da Van Cleef'den alırsan mücevherler paha biçilmez harika yatırımlardır ta ki paraya sıkışıp satmak zorunda kalana kadar o zaman da görünüşe göre vazgeçemiyorsun. | Open Subtitles | المجوهرات تكون ثمينة و إستثمار رائع عندما تشتريها من ماركة "غراف" أو "فان كلايف"، لغاية أن تكونين بحاجة للمال و تُجبرين على بيعها، و لكنه تجدين لا يُمكنكِ التخلي عنها. |
- Çocuklar, bu Kaptan Graff. | Open Subtitles | الرجال، وهذا هو الكابتن غراف. |
Evet, suçluyorsun, Graff. | Open Subtitles | نعم، أنت، غراف. |
Bunun operasyondan sorumlu yardımcı DEA direktörü Bernard Graff olduğuna inanıyorum. | Open Subtitles | لدي سبب مقنع لأعتقد بأنه مساعد مدير وحدة مكافحة المخدرات المسؤول عن العملية (برناد غراف) |
Ben yardımcı DEA direktörü Bernard Graff. | Open Subtitles | أنا مساعد مدير وحدة مكافحة المخدرات ( (برناد غراف. |
Ama sonra Graff sen olmadığını söyledi çünkü Libertad'ın Tor'dan çıkacağını duyunca cidden şaşırmışsın. | Open Subtitles | نعم، و بعدها (غراف) قال أنه لست أنت، عندما أظهرت تفاجأ عفويا بأن " ليبرتاد" ممكن أن تنشق عن "شبكة تور". |
Silah Graff'ın. Eldivende barut kalıntısı var. | Open Subtitles | لقد كان سلاح (غراف) و كان هناك بقايا بارود في قفازه |
Kızımın DNA'sında aynı babamdak gibi rejenerasyon sağlayan bir şey olduğu için Connor Graff'in kızımı kaçırdığını mı? | Open Subtitles | بأن (كونر غراف) أختطف أبنتي لأنها تملك شيئاً معيناً في حمضها النووي تستطيع بها أن إعادة الموتى من قبورهم مثل والدي |
Bay Graff'a saldırıyormuşsun ve muhbirin seni engellemeye çalışıyormuş gibi duruyordu. | Open Subtitles | يبدوا أنك اسأت أستخدام القوة ضد السيد (غراف).. ؟ وصديقك كان بحاول أيقافك |
Eğer biz o tür adamlardansak ve kilidi kırıp içeri girersek soygun gibi görünür, müşterileri dosyalardan alırız ve Jerry Graff'e gideriz. | Open Subtitles | لو اننا رجال حقا وبنشرب حشيش لكى تبدو مثل السرقة نأخذ أسماء العملاء من الملفات ونذهب بها إلى جيرى جراف |
Sen ve ben bir gecelik iş ve Graff'le tabi ki. | Open Subtitles | هذا عمل ليلة واحدة لك و لى ووظيفة مع جراف |
Graff ile anlaşmam var. Ben giremem. | Open Subtitles | لقد عقدت اتفاقا مع جراف ولا استطيع الدخول |
Eğer hoşuna gitmediyse bebeğim sokağın karşısına geçer ve Jerry Graff'le konuşurum. | Open Subtitles | إذا لم يعجبك هذا فسأذهب مباشرة لجيرى جراف |